Paris'te akşamın serin havasına inat, salon adeta kaynıyordu. ASVEL taraftarlarının coşkusu tribünlerde yankılanırken, sahada ise tam bir savaş hüküm sürüyordu. Ve o savaşın galibi, hiç tereddütsüz Anadolu Efes oldu.
Daha ilk periyottan itibaren ipleri eline alan Efes, adeta bir makine gibi işledi. Savunmada kurdukları demir perde, hücumdaki ölümcül etkinlikle birleşince, Fransız temsilcisine nefes aldırmadılar. İlk çeyreği 26-19 önde kapattılar ki, bu aslında gelecek olanların sadece bir habercisiydi.
Rice'un Şov ve ASVEL'in Çaresizliği
Maçın dönüm noktası şüphesiz Tyrese Rice'dı. Adam sanki sahada dans eder gibiydi - top onun elindeyken başka bir boyuta geçiyordu. Üçlükler, asistler, çalımlar... Hepsi vardı. 18 sayıyla takımının en skorer ismi olurken, 6 asistle de oyun kuruculuğunu konuşturdu. ASVEL savunması onu durdurmak için ne denediyse, nafile.
Fransız ekibi üçüncü çeyrekte küçük bir direniş gösterdi evet. Ama Efes'in konsantrasyonu asla kırılmadı. Her ASVEL serisi sonrası hemen toparlanıp cevap verdiler. Bu, takım karakterinin en net göstergesiydi aslında.
Erdem Can'un Dehası ve Stratejik Zafer
Erdem Can, bu sezon Efes'e getirdiği nefesi bir kez daha hissettirdi. Time-out'lardaki müdahaleleri, oyuncu değişikliklerindaki isabeti takdire şayandı. Özellikle savunma düzenlemeleriyle ASVEL'in hücum ritmini sürekli bozmayı başardı.
Takımın genel performansına gelirsek - Will Clyburn fark yaratan diğer isimdi. 15 sayı ve 7 ribaund ile hem savunmada hem hücumda etkili oldu. Shane Larkin ise 14 sayılık katkıyla skorer yükü paylaştı. Kısacası, kolektif bir zaferdi bu.
ASVEL tarafında ise Paris Lee'nin 20 sayılık çabası yeterli olmadı. Fransız ekibi son çeyrekte 75-73 öne geçmeyi başarsa da, Efes'in tecrübesi ve soğukkanlılığı son sözü söyledi.
Bu Galibiyet Ne Anlama Geliyor?
Şimdi şöyle düşünün: EuroLeague'de deplasmanda galibiyet altın değerindedir. Hele bir de Paris gibi zorlu bir sahada... Bu sonuç, Efes'in play-off hedefinde ne kadar ciddi olduğunun da kanıtı.
Takımın genç oyuncularından Darius Thompson'ın 10 sayılık katkısı da umut verici. Yedek kulübesinden gelen etkili performans, takım derinliğinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi.
Son sözü söylemek gerekirse: Anadolu Efes, Avrupa basketbolunun en zorlu salonlarından birinde karakter ve kalite sergiledi. Bu galibiyet sadece iki puan değil, aynı zamanda güçlü bir mesaj - Efes bu sezon ciddi işler peşinde!