İşte böyle başlanır! Fenerbahçe Beko, yeni Basketbol Süper Ligi sezonuna tam bir fırtına gibi girdi. Türk Telekom'u 87-75 gibi net bir skorla geçen sarı-lacivertliler, Ülker Spor ve Etkinlik Salonu'nda adeta bir gösteri maçı çıkardı.
Maçın ilk periyodu zaten her şeyi anlatıyordu aslında. Fenerbahçe, sanki yaz tatilinden hiç çıkmamış gibiydi. Hücumda akıcı, savunmada ise adeta duvar örmüşlerdi. İlk çeyreği 27-15 gibi farklı bir skorla kapattılar ki, bu rakamlar bile durumu özetlemeye yetiyordu.
Wilbekin Fırtınası!
Scottie Wilbekin... Ah, ne diyebilirim ki? Adam resmen dans eder gibi oynuyordu sahada. Top onun elindeyken sihirli değneğe dönüşüyor sanki. 20 sayıyla takımının en skorer ismi oldu ve -inanın bana- bu sayılar maçın gidişatını belirleyen en önemli etkendi.
Nick Calathes ise tam bir orkestra şefi gibiydi. 14 sayı, 7 ribaunt ve 6 asist... Bu istatistikler bile tek başına onun maçtaki etkisini anlatmaya yeter de artar bile. Pota altında Jonathan Motley de 12 sayıyla takımına önemli katkı sağladı.
Türk Telekom Direnişi
Türk Telekom tarafında ise -itiraf etmeliyim- beklediğim direnişi gösteremediler. JaJuan Johnson'ın 17 sayısı ve James Palmer Jr.'ın 16 sayısı vardı elbette, ama maçın genelinde Fenerbahçe'nin tempoyana ayak uyduramadılar. Savunmada delik deşik oldular, hücumda ise organize olamadılar.
İkinci yarıda biraz toparlandılar mı? Evet, özellikle üçüncü çeyrekte 23-21'lik üstünlük sağladılar. Ama işte o 'biraz' hiçbir zaman yeterli olmadı. Fenerbahçe zaten ilk yarıda o kadar büyük bir fark yapmıştı ki, Türk Telekom'un bu küçük toparlanması sadece skoru biraz daha saygın hale getirdi.
Son periyot? Heyecanlı geçti diyebilirim. Türk Telekom son bir hamle yapmak istedi, ama Fenerbahçe zaten maçı garantilemişti. Sarı-lacivertliler son çeyrekte de 22-20'lik üstünlük sağlayarak maçı noktaladılar.
İstatistikler Ne Diyor?
Sayı savaşında Fenerbahçe açık ara öndeydi. Ribauntlarda 35-30, asistlerde ise 21-16... Bu rakamlar bile takımın maçtaki hakimiyetini gözler önüne seriyor. Üç sayı yüzdesi %38.7 ile oldukça iyiydi, serbest atışlarda ise %76.2'lik bir isabet oranı yakaladılar.
Peki bu galibiyet ne anlama geliyor? Bana sorarsanız, Fenerbahçe için mükemmel bir moral oldu. Yeni sezona güçlü bir mesajla başladılar: 'Biz buradayız ve hedefimiz belli!' Türk Telekom ise -maalesef- daha gidecek çok yolu olduğunu gördü.
Şimdi sıradaki maçlara bakacak olursak... Fenerbahçe bu performansını sürdürebilir mi? Bilemiyorum, ama şu anki formlarıyla ligdeki rakiplerine korku salacakları kesin. Türk Telekom'un ise derhal toparlanması gerekiyor, yoksa zorlu bir sezon onları bekliyor.