Hani derler ya, 'basketbol sadece sayılardan ibaret değildir' diye... İşte tam da öyle bir geceydi Trabzon'da. Salon tıklım tıklım doluydu ve tribünlerden yükselen tezahüratlar adeta duvarları titretiyordu.
Anadolu Efes, daha ilk periyottan itibaren oyununa ağırlığını koydu. Sanki sahada değil de, bir satranç tahtasında oynuyorlardı. Her hamleleri düşünülmüş, her pasları ölçülüp biçilmişti. İlk çeyreği 26-18 önde kapattılar ki, bu aslında gelecek olanların habercisi gibiydi.
İkinci Periyotta Trabzonspor Toparlanmaya Çalıştı Ama...
İkinci periyotta Trabzonspor biraz kendine geldi desem yalan olmaz. Oyuna asıldılar, mücadele ettiler ama Anadolu Efes'in konsantrasyonu gerçekten takdire şayandı. 42-35... Devre arasına bu skorla girdi iki takım. Tribünlerde bir tedirginlik vardı, hissediliyordu.
Üçüncü çeyrekse tam bir roller coaster'dı. Trabzonspor zaman zaman farkı kapattı, hatta -inanın- bir ara 'acaba?' dedirten anlar yaşandı. Ama Anadolu Efes öyle takımlardan değil işte. Tecrübe denilen şey, tam da böyle zamanlarda ortaya çıkıyor. 63-53... Son periyoda bu skorla girdiler.
Son Periyotta Yaşananlar
Son periyotta Trabzonspor son bir hamle yaptı. Tüm gücüyle, tüm yüreğiyle oynadı. Ama Anadolu Efes'in Will Clyburn'u var bir kere! Adam sahada neredeyse her şeyi yapıyordu - sayı atıyor, ribaund alıyor, asist yapıyor... 22 sayıyla maçın en skorer ismi oldu.
Trabzonspor'dan JJ O'Brien da 18 sayıyla takımını yalnız bırakmadı ama yetmedi. Maçın bitiş düdüğü çaldığında skor tabelasında 81-74 yazıyordu. Anadolu Efes, bu zorlu deplasmandan galip ayrılmayı başarmıştı.
Şimdi ne mi olacak? Bu maç her iki takım için de önemli derslerle dolu geçti bence. Trabzonspor için toparlanma vakti, Anadolu Efes içinse moral depolama zamanı. Lig uzun, yol daha da uzun. Göreceğiz...