Telefon çaldığında Fenerbahçe'nin teknik direktörü İsmail Kartal, belki de takımın tarih yazdığı o unutulmaz geceden sonraki ilk sakin anlarını yaşıyordu. Arayan ise hiç beklenmedik bir isimdi: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.
"Takımınızı ve sizi yürekten kutluyorum" diye başladı konuşmaya Erdoğan. Gerçekten de, o gece Fenerbahçe taraftarı için her şey mükemmeldi. UEFA Avrupa Konferans Ligi'nde rakibini 4-0 gibi farklı bir skorla devirmek - kim hayal edebilirdi ki?
Saray'dan Gelen Samimi Diyalog
Cumhurbaşkanı'nın telefonu sadece resmi bir tebrik değildi aslında. Daha çok, uzun yıllardır Türk sporunun içinde olan bir siyasetçinin içten sevincini yansıtıyordu. "Bu başarı, Türk futbolu için de gurur verici" sözleri adeta her Fenerbahçe taraftarının yüreğine su serpmişti.
İsmail Kartal ise bu beklenmedik iltifata ne mi yaptı? Tabii ki teşekkür etti, ama öyle klişe bir "teşekkür ederim" değil. Sanki yıllardır tanıdığı bir dostuna takımının başarısını anlatır gibiydi. Futbolun o gizemli dünyasında bazen siyaset de kenara itiliveriyor işte.
Gelecek Haftalara Doğru
Peki ya şimdi? Bu zafer sadece bir maçın kazanılmasından ibaret değil elbette. Takımın moral bulduğu, taraftarın coştuğu ve belki de sezonun kaderini değiştirebilecek bir dönüm noktası. Cumhurbaşkanı'nın bu telefonu ise - kim ne derse desin - sporun Türkiye'deki yerini gösteren sembolik bir hareket.
Futbol bazen sadece futbol değildir, değil mi? Bazen bir ülkenin birleştiği, bazen de en beklenmedik anlarda gelen tebriklerle hatırlanan bir olgu. Fenerbahçe için bu gece, hem sportif hem de duygusal anlamda gerçekten özeldi.
Gözler şimdi takımın bu performansı sürdürüp sürdüremeyeceğinde. Ama bugünlük, saraydan yükselen bu alkışın tadını çıkarmak gerek.
