Tam da Fenerbahçe taraftarının Avrupa rüyası görmeye başladığı şu günlerde, kulübün efsane isimlerinden biri adeta soğuk duş etkisi yaratan açıklamalarda bulundu. Mustafa Denizli—evet, yanlış duymadınız—sarı-lacivertlilerin Şampiyonlar Ligi serüvenine dair düşüncelerini hiç sakınmadan paylaştı.
Şöyle bir etrafa bakınca herkesin Fenerbahçe'yi Avrupa'nın zirvesinde hayal ettiğini ama—itiraf etmek gerek—biraz fazla heyecanlandığımızı söylüyor Denizli. "Benziniz bitmeden önce bu hayalperestlikten uyanın" der gibi...
Deneyimin Sesi Konuşuyor: "Henüz Hazır Değiliz"
Oyun kurucu olarak oynadığı, teknik direktör olarak yönettiği ve—daha da önemlisi—yıllarca içinden geldiği bu kulübü en iyi tanıyanlardan biri belki de. Denizli'nin sözleri sıradan bir yorumdan çok daha fazlası—bir uyarı adeta.
"Avrupa'nın devleriyle boy ölçüşmek için sadece iyi oyuncular yetmez" diyor ve ekliyor: "Mentalite, derinlik ve—inanın bana—o baskıyı kaldırabilecek sinir sistemi gerekiyor."
Peki Ya Gelecek? Denizli Umutsuz mu?
Hayır, kesinlikle hayır! Aslında onun söyledikleri bir eleştiriden çok bir yol haritası. "Önce kendi liginde mutlak dominasyon gerekiyor" diye açıklıyor. "Süper Lig'de—açıkçası—rakiplerine fark atamayan takım Avrupa'da hangi özgüvenle yürüyecek?".
Sezon başındaki transfer hareketliliği ve—itiraf edelim—büyük beklentilerin arasında kaybolan basit bir gerçek: Avrupa kupaları sabır, planlama ve—en önemlisi—zaman ister.
Kulüp Kültürü ve Beklenti Yönetimi
Belki de en çok üzerinde durulması gereken nokta bu: Fenerbahçe—tarihiyle, taraftarıyla, potansiyeliyle—devasa bir kulüp. Ama—Denizli'nin altını çizdiği gibi—Şampiyonlar Ligi'ne katılmak ile orada başarılı olmak arasında dağlar kadar fark var.
"Önce kendi liginde ezici bir üstünlük kurmalısın" diye tekrarlıyor. "Sonra—yavaş yavaş—Avrupa'da ayak izi bırakırsın."
Sonuç olarak—Denizli'nin sözlerini özetlemek gerekirse—Fenerbahçe'nin önünde uzun ve zahmetli bir yol var. Sabır—her zamanki gibi—en büyük erdem olacak gibi duruyor.
