
Gelin size garip bir hikaye anlatayım. Aliaga FK diye bir takım var, TFF 2. Lig'de mücadele ediyor. Bu takımın bir ikilemi var ki, gerçekten insanı şaşkınlığa uğratıyor. Kendi evinde, o tanıdık çimlerde oynadığı zamanlar, karşısına çıkan rakipleri adeta ezip geçiyor. Sanki başka bir takım oluyorlar! Fakat iş yollara düşmeye, deplasman oynamaya gelince... Orada işler tamamen tersine dönüveriyor.
Geçenlerde oynadıkları son maç, bu durumu gözler önüne serdi adeta. Kendi seyircisinin önünde, Fethiyespor'u 3-1 gibi net bir skorla mağlup ettiler. Sahada üstünlük kurmakla kalmadılar, oyunu da tamamen kendi istedikleri gibi yönlendirdiler. Taraftar coşkulu, oyuncular motive... Her şey yolunda gibi görünüyordu.
Ancak... Evet, maalesef bir 'ancak' var. Takım, sahaya çıktığında adeta bir Jekyll ve Hyde hikayesine dönüşüveriyor. Yabancı bir statta, yabancı taraftarın tezahüratları arasında oynadıklarında, aynı takım olduklarını anlamak neredeyse imkansız. Oyun kurulumları dağılıyor, savunma hataları artıyor ve sonuç genellikle hüsranla bitiyor.
Bu sezonun rakamlarına bir bakalım mı? İçeride, yani kendi evlerinde oynadıkları 14 karşılaşmada tam 30 puan toplamayı başardılar. Bu muhteşem bir derece! Galibiyet, galibiyet, galibiyet... Fakat dışarıda, yani deplasmanda oynadıkları 14 maçta ise sadece ve sadece 10 puan alabildiler. İki farklı dünya, iki farklı takım gibi.
Peki bu uçurumun sebebi ne olabilir? Taraftar desteği mi? Sahaya alışkınlık mı? Yoksa psikolojik bir bariyer mi? Belki de hepsinin bir karışımı. Takım, kendi evindeyken kendini çok daha güvende ve özgüvenli hissediyor olmalı. Seyircinin desteği, moral ve motivasyon için inanılmaz bir güç kaynağı. Deplasmanda ise bu destekten yoksun kalıyorlar ve baskı altında daha fazla hata yapıyorlar.
Bu durum, lig sıralamasındaki yerlerini de doğrudan etkiliyor. İç sahadaki o muazzam performans olmasaydı, durumları çok daha kritik olabilirdi. Liderlerin 10 puan gerisinde, 52 puanla ligi 6. sırada tamamlıyorlar. İyi bir derece, evet, ama iç saha formunu deplasmanda da gösterebilselerdi, kim bilir belki de şampiyonluk yarışında çok daha farklı bir yerde olurlardı.
Gelecek sezon için büyük bir soru işareti bu. Teknik ekip ve oyuncular, bu ikilemi nasıl çözecek? Deplasman korkusunu yenmenin bir yolunu bulabilecekler mi? Cevabını zaman gösterecek. Ama şu bir gerçek ki, Aliaga FK iç sahada izlemeye doyum olmayan, heyecan verici bir takım.