Tam da o kritik anda, teknik direktör Xabi Alonso'nun yüzündeki o hafif gülümseme her şeyi anlatıyordu aslında. Sanki cebinden çıkaracağı son ası uzun süredir bekletiyormuş gibiydi. Ve işte o an geldi!
Arda Güler - evet, o henüz 18'inde ama futboldan anlayan herkesin gözlerini kamaştıran genç - sahaya adımını atar atmaz sanki maçın ritmi değişiverdi. Öyle ya, bazen bir oyuncunun varlığı bile yeter de artar bile.
Dakikalar İçinde Etki
Oyuna girer girmez - daha ısınma turunu bile tamamlamadan - topa ilk dokunuşuyla kalabalığı ayağa kaldırmayı başardı. Bu çocukta farklı bir şey var, gerçekten. O pas, o kontrol, o futbol zekası... Kendinden emin tavırlarıyla sanki yıllardır bu sahalarda oynuyormuş gibiydi.
Alonso'nun ona olan güveni boşuna değilmiş meğerse. İspanyol teknik adam, genç yıldızı tam da doğru anda sahaya sürerek bir kez daha ne kadar iyi bir okuyucu olduğunu gösterdi. Stratejik bir hamleydi bu, hem de çok etkilisi.
Gelecek Vaat Eden Performans
Şu anki performansına bakınca insan ister istemez 'Acaba yarın neler yapacak?' diye düşünmeden edemiyor. Oynadığı süre kısa olsa da - evet, çok kısaydı - etkisi o kadar büyüktü ki... Futbol severler sosyal medyada bu genç yeteneği konuşmaya devam ediyor.
Belki de en çarpıcı olanı, bu kadar genç yaşta bu kadar soğukkanlı olabilmesi. Basınç altında bile - ki La Liga'da basınç gerçekten büyük - hata yapmadan oynayabilmesi. Bu özellik her genç oyuncuda görülmüyor, maalesef.
Sonuç olarak, Arda Güler'in bu çıkışı sadece bir maçın ötesinde anlamlar taşıyor. Türk futbolunun geleceği adına - inanın abartmıyorum - umut verici bir tablo bu. Xabi Alonso'nun ona duyduğu güven de boşuna değil anlaşılan.
