Vodafone Park'ta oynanan ve tüm Türkiye'nin gözünün üzerinde olduğu o unutulmaz derbide, olaylar tam da maçın dengede olduğu bir anda patlak verdi. Aslında her şey normal seyrinde ilerliyordu - ta ki o VAR kontrolüne kadar.
İkinci yarının ortalarına doğru, hakem Zorbay Küçük'ün kulaklığından gelen o ses her şeyi değiştirdi. 'Dur, bir bakalım' der gibiydi adeta. Ve işte o andan sonra maç bir futbol karşılaşması olmaktan çıkıp tam anlamıyla bir drama dönüştü.
İlk Kırmızı: Semih'in Sessiz Çığlığı
Semih Güler'in pozisyonu... Of, o pozisyonu izlerken tribünlerdeki herkes nefesini tuttu. VAR ekranının başına giden Küçük, dakikalarca süren - en azından öyle hissettiren - bir incelemenin ardından cebinden kırmızıyı çıkardı. Semih'in yüzündeki o şaşkın ifade, 'Nasıl yani?' der gibiydi. Hakemin kararını protesto etmek istercesine, ama nafile.
Fenerbahçe on kişi kalmıştı sahada. Seyirciler birbirine bakıyor, 'Bu kadar mıydı?' sorusu havada asılı kalıyordu. Ama kimse bunun sadece bir başlangıç olduğunu bilmiyordu.
İkinci Kırmızı: Domino Etkisi
İlk kırmızı kartın şokunu atlatamadan, ikincisi geldi. Bu seferki daha sert, daha tartışmalıydı. Alex - evet, o Alex - sert bir müdahalede bulundu ve hakem yine VAR'a koştu. Sanki bir filmi izliyorduk ve kötü haberler peş peşe geliyordu.
Vodafone Park adeta kaynıyordu. Taraftarların çığlıkları, protestoları... Alex sahadan ayrılırken yüzündeki o ifade, 'Bu kadar da olmaz ki' der gibiydi. İki kırmızı kart, neredeyse arka arkaya. Futbol tarihimizde nadir görülen sahnelerden biriydi bu.
Hakemin Zor Anları
Zorbay Küçük o akşam kolay bir iş çıkarmadı, söyleyeyim. Her iki takımın oyuncuları etrafını sarmış, baskı yapıyordu. Ama o, kararlı duruşunu bozmadı - en azından dışarıdan öyle görünüyordu. VAR'ın futbolu bu kadar değiştirebileceğini o maçta bir kez daha gördük.
Teknolojinin doğru kullanımı mı, yoksa oyunun ruhuna aykırı mı? İşte bu soru o gece herkesin aklındaydı. Bazen doğru kararlar alınsa da, oyunun akıcılığının bozulması taraftarı üzüyor doğrusu.
Maç Sonrası Yorumlar
Düdük çalıp maç bittiğinde, herkesin yorumu hazırdı. Teknik direktörler basın toplantısında kelimeleri özenle seçti - biliyorsunuz, açıkça eleştirmenin cezası var. Ama satır aralarını okuyan anladı: Bu kararlar tartışılacak.
Sosyal medya ise zaten alev alevdi. Taraftarlar ikiye bölünmüş, kimileri haklı bulmuş, kimileri 'futbol bu değil' diye haykırmıştı. Öyle bir geceydi işte.
Bu derbi, VAR'ın Türk futbolundaki etkisini bir kez daha gözler önüne serdi. Belki de asıl soru şu: Teknoloji futbola ne kadar müdahil olmalı? Cevabı herkesin kendine göre var, ama o gece Vodafone Park'ta yaşananlar uzun süre hafızalardan silinmeyecek gibi görünüyor.