
İnanılmaz bir mücadele! Brezilya, adeta bir sinema filmini andıran maçta Japonya'yı 3-2 mağlup etmeyi başardı ve bronz madalyanın sahibi oldu. Aslında kimse böylesine çekişmeli bir karşılaşma beklemiyordu doğrusu.
Maçın ilk yarısı Brezilya'nın hâkimiyetinde geçti. 18. dakikada Gabriel Martinelli'nin muhteşem golüyle Brezilya öne geçti. Sanki bir bale performansı izliyormuşuz gibiydi - o kadar zarifti ki! Ardından 32. dakikada Raphinha'nın frikikten gelen golüyle skoru 2-0'a taşıdılar.
Japonya ise pes etmedi. İkinci yarıya fırtına gibi başladılar. 57. dakikada Kaoru Mitoma'nın golüyle maçı 2-1'e getirdiler. Brezilya defansı o anda ne olduğunu anlayamadı resmen!
Dramatik Final Dakikaları
75. dakikada Junya Ito'nun golüyle Japonya skoru eşitledi. Stadyumdaki herkes şoktaydı! Brezilyalı taraftarların yüz ifadelerini görmeliydiniz - tam bir hayal kırıklığı.
Fakat Brezilya son dakikalarda tarih yazdı. 88. dakikada Neymar'ın asistinde Casemiro'nun kafa golüyle Brezilya tekrar öne geçti. Gol öncesi Japon savunması bir anlığına dalgınlık yaşadı ve bu küçük hata onlara pahalıya patladı.
Maçın bitiş düdüğü çalana kadar nefesler tutuldu. Brezilya teknik direktörü Tite, adeta yerinde duramıyordu. Japon teknik ekip ise ellerini yüzlerine kapattı - inanamıyorlardı!
Bu zaferle Brezilya, olimpiyat bronz madalyasını ülkesine götürme başarısı gösterdi. Japonya ise mağlubiyetin burukluğunu yaşadı. Futbol bazen acımasız olabiliyor, değil mi?
Özetle; heyecan, dram ve son dakika kahramanlığının bir arada yaşandığı unutulmaz bir maç daha tarihteki yerini aldı. Brezilya'nın tecrübesi mi, yoksa Japonya'nın genç ve dinamik oyunu mu daha etkiliydi? Sanırım bu tartışma uzun süre devam edecek...