
Hırvatistan'ın soğuk gecesinde Fenerbahçe taraftarının yüreği bir kez daha kırıldı. Dinamo Zagreb, sahasında konuk ettiği sarı-lacivertlilere adeta bir futbol dersi verdi. Ve sonuç: Acımasız bir 3-1.
Maçın daha ilk dakikalarından itibaren işler sarı-lacivertliler için hiç de iyi başlamadı. Dinamo, oyunu istediği tempoda oynuyor, Fenerbahçe ise sanki ayaklarına takılmış prangalarla mücadele ediyordu. İlk yarıda gelen iki gol, zaten kötü giden senaryoyu tam bir kabusa dönüştürdü. Savunma hattındaki açıklar, Hırvat ekibine davetiye çıkarmıştı adeta.
İkinci Yarıda Umut Kırıntısı da Söndü
Devre arasında oyuna dahil olan İrfan Can Kahveci ile birlikte takımda bir canlanma olduğu gözlendi. Hatta kendisi attığı golle Fenerbahçe'ye bir umut ışığı yaktı. O an, taraftar 'belki de bu sefer farklı olur' diye düşündü. Ama ne yazık ki!
Dinamo Zagreb, Fenerbahçe'nin bu kısa süreli toparlanmasına izin vermedi. Hemen toparlanıp skoru farklı hale getiren üçüncü golü buldular. İşte o anda, Hırvatistan gecesinde her şey belli olmuştu. Fenerbahçe'nin Avrupa Ligi serüveni bu maçla birlikte neredeyse sona erdi.
Fenerbahçe İçin Sorumluluk Zamanı
Bu maçtan çıkarılacak çok ders var aslında. Avrupa kupalarında bu denli hareketsiz ve plansız görünmek kabul edilebilir bir durum değil. Özellikle orta sahada yaşanan dominantlık eksikliği ve savunma hattındaki kişisel hatalar, yenilginin en büyük sorumluları olarak öne çıkıyor. Taraftarın gözünde ise yine soru işaretleri... Bu performansla grup aşamasını geçmek hayal mi?
Sonuç olarak, Zagreb'de yaşananlar Fenerbahçe için ağır bir ders niteliğinde. Takımın toparlanması ve önümüzdeki süreçte çok daha fazla çaba göstermesi gerekiyor. Aksi takdirde, Avrupa macerası erken bitebilir.