Portekiz'in alabildiğine sıcak havasında, Galatasaray'ın kamp çalışmaları tüm hızıyla sürerken, tam da öğle sonrasının o bunaltıcı anlarında gerçekleşti her şey. Kerem Aktürkoğlu, elinde küçük bir kutuyla antrenman sahasına yaklaştığında, kimse neyle karşılaşacağını tahmin edemezdi doğrusu.
İçinde Türkiye'nin meşhur lokumlarından birkaç adet bulunan bu kutuyu, efsanevi teknik adam José Mourinho'ya uzattı Kerem. "Portekiz'de size bir Türk ikramı getirmek istedim" derken yüzündeki samimi ifade gerçekten görülmeye değerdi. Ancak Mourinho'nun verdiği tepki, herkesi şaşkına çevirdi.
Mourinho'nun Beklenmedik Reddi
Ünlü hoca, lokumu alır almaz adeta bir elektrik çarpmışa döndü. "Hayır, hayır! Bunu yiyemem!" diyerek lokumu geri çevirdi. Yüzündeki ifade, hem şaşkınlık hem de kesin bir kararlılık barındırıyordu. Sebep? Meğer Mourinho, katı bir şekilde şekersiz beslenme düzeni uyguluyormuş.
Ortalık bir anlığına buz kesildi. Kerem'in yüzündeki hayal kırıklığını görmeniz lazımdı. İçten bir jestle getirdiği geleneksel lezzetimiz, Portekizli teknik direktörün diyet kurallarına takılmıştı. Mourinho, "Çok teşekkür ederim ama maalesef şeker yemiyorum" diyerek durumu kibarca açıklamaya çalıştı.
Gülümseten Telafi Hareketi
Ancak hikaye burada bitmiyor. Mourinho, Kerem'in mahzun ifadesini görünce bu kez o harekete geçti. Genç futbolcunun omzuna dostça bir dokunuş yaparak, "Ama lütfen bu lokumları diğer oyuncularla paylaş" dedi. Hatta takım arkadaşlarına dönerek, "Haydi çocuklar, Kerem'in getirdiği bu güzel Türk tatlısının tadına bakın!" diye seslendi.
Ortamın gerilimi bir anda yerini sıcak bir gülümsemeye bıraktı. Diğer oyuncular lokumları büyük bir iştahla yerken, Kerem de en azından jestinin tamamen karşılıksız kalmadığını görmenin rahatlığını yaşadı.
Bu ilginç kültürlerarası diyalog, aslında spor dünyasının ne kadar öngörülemez olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Kim derdi ki bir Türk lokumu, Portekiz'de böyle bir anda ortaya çıkıp herkesi şaşırtacak?
Galatasaray'ın Portekiz kampındaki bu tatlı anı, takımın Fenerbahçe ile oynayacağı hazırlık maçı öncesinde yaşandı. Belki de bu küçük tatlı kriz, takım arasındaki bağları daha da güçlendiren bir anı olarak hafızalarda kalacak.
