
Yeşil-mavili ekip sahaya indi ve işler ciddiye bindi. Hava kapalıydı belki ama Rizespor'un antrenman sahasındaki enerji gökyüzündeki bulutları bile dağıtacak gibiydi. Futbolcuların yüzündeki o ciddi ifade, bu maçın onlar için ne kadar önemli olduğunu anlatmaya yetiyordu aslında.
Antrenmanda ilk dikkat çeken şey -inanın- tempoydu. Öyle sıradan bir ısınma değildi gördüğüm. Koşular, sprintler, top sürme çalışmaları... Hepsi birbirinden yoğun ve bir o kadar da organize işliyordu. Teknik ekip kenardan adeta bir orkestra şefi gibi yönetiyordu sahneyi.
Yeni Transferler Sahada Fark Yaratıyor
Gelelim PTT 1. Lig'den transfer edilen oyunculara. Onlar için bu maç belki de bir sınav niteliğinde. Ama sahada gösterdikleri performans, bu sınavdan geçeceklerinin adeta garantisini veriyor gibi. Top hakimiyetleri, pas kesme becerileri ve atak organizasyonlarındaki katkıları gerçekten takdire şayan.
Bir ara şöyle düşündüm: Acaba Antalyaspor bu hazırlıkların farkında mı? Çünkü Rizespor öyle sıradan bir maç öncesi hazırlık yapmıyor, adeta bir savaş stratejisi belirliyor sahada.
Teknik Ekip ve Detaylara Olan Takıntı
Antrenmanın en can alıcı kısmı -bana kalırsa- taktik çalışmalardı. Defansif organizasyon, pres yapma anları, hızlı kontrataklar... Her biri defalarca çalışıldı. Teknik ekip en ufak bir hatada bile durup açıklama yapıyor, oyunu baştan alıyordu. Bu detaycı yaklaşım, maç günü kesinlikle meyvelerini verecektir.
Oyuncular arasındaki iletişim de gözden kaçacak gibi değildi. Sürekli birbirlerini uyarıyor, motive ediyor, takım olmanın gerektirdiği o dayanışma ruhunu sahada yaşatıyorlardı. Bu -inanın- antrenmanla kazanılacak bir şey değil.
Sonuç olarak, Çaykur Rizespor Antalyaspor maçına bomba gibi hazırlanıyor. Hem fiziksel hem taktiksel hem de mental olarak rakibini karşılamaya hazır. Taraftarların desteğiyle birlikte, bu maçtan galibiyetle ayrılacaklarına olan inançları yüzlerinden okunuyor. Bekleyip göreceğiz tabii, ama hazırlıklar gerçekten umut verici.