Hani derler ya, 'gol yağmuru beklenen maçta damla düşmedi' diye... İşte tam da öyle oldu. Samsunspor ve Kasımpaşa, Süper Lig'in dördüncü haftasında Samsun'daki 19 Eylül Stadyumu'nda karşı karşıya geldi ve maç golsüz berabere sona erdi. Taraftarların heyecanla beklediği goller bir türlü gelmedi.
Maçın ilk yarısı—itiraf edelim—hayli sıkıcı geçti. İki takım da orta sahada mücadele ederken, kalelere yönelik etkili bir vuruş için neredeyse hiç çaba sarf etmedi. Samsunspor'un biraz daha baskın olduğu söylenebilir belki, ama sonuçta istatistiklerde bile çok fazla bir fark yoktu.
İkinci Yarıda Oyun Değişti Ama...
İkinci yarıyla birlikte oyun biraz daha harekelendi—evet, tam da taraftarın beklediği gibi. Samsunspor, özellikle kanatlardan attığı ortalarıyla Kasımpaşa savunmasını zorlamaya başladı. Ama ne yazık ki, bu çabalar golle sonuçlanmadı. Kaleci Ramazan Köse, gerektiğinde müdahaleleriyle takımını golsüz korumayı başardı.
Kasımpaşa ise kontrataklarla etkili olmaya çalıştı. Ancak Samsunspor defansı, özellikle ortada sıkı durarak rakip hücumlarını etkisiz hale getirdi. Son dakikalara doğru her iki teknik direktör de oyuncu değişiklikleriyle takımlarını galibiyet golüne zorladı, ama nafile.
Maçın belki de en net pozisyonu—söylemeden geçmeyelim—Samsunspor'dan geldi. Son dakikalarda yapılan bir ortada, ceza sahası içindeki bir futbolcunun kafayla vurduğu top, az bir farkla auta gitti. Seyirci 'gol!' diye bağırmaya hazırlanmıştı ki, top ağlarla buluşamadı.
Beraberlik, iki takım açısından da pek yeterli bir sonuç değil aslında. Samsunspor, iç saha avantajını kullanamadı; Kasımpaşa ise kritik bir deplasman galibiyetini kaçırdı. Taraftarlar ise—özellikle de bilet parasını verip stadyuma gelenler—golsüz bir maç izlemenin hayal kırıklığını yaşadı.
Puanlar paylaşıldı, kimse mutlu olmadı. Futbol böyle bir şey işte—bazen tüm çabalar, tüm taktikler, tüm heyecanlar... sadece bir gol için yeterli olmuyor.