Tam da şampiyonluk yarışının kızıştığı şu günlerde, Sarıyer Spor Kulübü'nün başında duran isim Sadettin Saran'dan dikkat çeken açıklamalar geldi. Kulübün resmi internet sitesi üzerinden taraftarlarla buluşan Saran, o kadar içten konuştu ki, her cümlesinde hem bir liderin kararlılığı hem de bir taraftarın heyecanı hissediliyordu.
"Bakın," diyor Saran, sesinde hafif bir titremeyle, "bu iş sadece sahadaki 11 oyuncuyla olacak iş değil. Biz sahada nefesimizi sonuna kadar tüketirken, tribünlerde de aynı ruhu hissetmemiz şart." Gerçekten de öyle değil mi? Futbol denen o muazzam tutku, saha içi ve dışının uyumundan doğmuyor mu?
Kenetlenmenin Gücüne İnanıyoruz
Saran'ın üzerinde özellikle durduğu nokta, "kenetlenme" sözcüğü oldu. Şöyle açıklıyor: "Kenetlenmezsek şampiyon olamayız. Bu kadar net! Takım, teknik ekip, yönetim ve siz değerli taraftarlarımız... Hepimiz aynı gemideyiz ve fırtınalı denizlerde ancak birlikte yol alabiliriz."
Bu sözler, aslında modern futbolun unuttuğu bir gerçeği hatırlatıyor bize. Para, transfer, sponsorluklar derken, futbolun özünün aslında "birlik olmak" olduğunu... Saran'ın vurgusu tam da bu noktada anlam kazanıyor.
Zorlu Maçlar Bizleri Bekliyor
Sezonun geri kalanında önlerinde zorlu maçlar olduğunu belirten Saran, "Her hafta final niteliğinde karşılaşmalara çıkıyoruz" diye ekliyor. İtiraf etmek gerekirse, TFF 2. Lig'deki rekabetin bu denli çetin geçeceği kim tahmin edebilirdi ki?
Peki ya taraftarın rolü? Saran bu konuda o kadar haklı ki: "Sarıyer'imizin sevgili taraftarları... Onların coşkusu, inancı ve desteği olmadan bu yolda ilerlememiz mümkün değil. Onlar bizim 12. oyuncumuz, hatta belki de en önemlisi."
Bu sözler, aslında sadece Sarıyer için değil, tüm futbol dünyası için geçerli bir gerçeği yansıtmıyor mu? Taraftarsız futbol, ruhsuz bir beden gibi değil mi?
Gelecek İçin Umut Var
Saran'ın konuşmasının sonlarına doğru, yüzündeki o hafif gülümsemeyi hayal edebiliyorum. "Çalışmaya, mücadele etmeye devam edeceğiz" diyor, "çünkü bu formanın, bu şehrin, bu taraftarın hakkını vermek zorundayız."
Son bir not olarak şunu da ekliyor - ki bence en çarpıcı kısmı bu: "Birlikte başaracağız. Buna yürekten inanıyorum. Çünkü Sarıyer sadece bir kulüp değil, bir aile."
Futbolun sadece bir oyun olmadığını, bir tutku, bir inanç meselesi olduğunu hatırlatan bu sözler, gerçekten de sporun özüne dair çok şey söylüyor. Sarıyer bu ruhla yoluna devam ederse, şampiyonluk yollarının onları beklediğini söylemek kehanet olmaz herhalde.
