Tam da düşündüğünüz gibi değil aslında. Tahsin Tam, bildiğimiz o klasik antrenör profiline hiç mi hiç uymuyor. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda yaptığı hamle ise -bana kalırsa- takım yönetimi konusunda nasıl farklı düşündüğünün en net göstergesi.
Maç günü gelip çattığında, herkesin aklında aynı soru vardı: "Acaba bugünkü kadroda sürpriz var mı?" Ve evet, vardı. Tam, o kritik karşılaşmada tecrübeli isimleri kenara çekip gençlere, daha doğrusu henüz keşfedilmemiş cevherlere şans verdi. Kimileri için riskli bir hamleydi bu, kimileri içinse dahice.
Geleceği Şekillendiren Karar
Şimdi düşünüyorum da, belki de en doğrusunu yaptı. Çünkü futbol -herkesin bildiği gibi- sadece bugünü kazanmakla ilgili değil. Yarınları da inşa etmek gerekiyor. İşte Tam'ın bu hareketi tam olarak bunu hedefliyordu: Takımın geleceğini garanti altına almak.
O genç isimler sahaya çıktığında, gözlerindeki o ışığı görmeliydiniz. Heyecanla, biraz da tedirgin - ama inanılmaz bir istek vardı içlerinde. Sanki yıllardır bekledikleri an nihayet gelmişti.
Deneyimle Gençliğin Buluşması
Peki ya tecrübeli oyuncular? Onlar da kenardan izliyor, adeta kendi gençlik günlerine dönüyorlardı. Belki de en güzeli, bu gençlere rehberlik etme fırsatı bulmalarıydı. Tecrübenin gençlikle buluşması, futbolda nadir görülen ama bir o kadar da değerli anlardan biriydi.
Sonuç mu? Kesinlikle umut verici. Evet, belki mükemmel değildi her şey - zaten olması da beklenemezdi. Ama o gençlerin sahada gösterdiği performans, gelecek adına gerçekten umut verdi. Sanki geleceğin yıldızları, o 29 Ekim akşamı ilk kez parlamaya başlamıştı.
Bazen en büyük riskler en güzel sonuçları doğurur derler ya, Tahsin Tam'ın bu hamlesi de öyle bir şey işte. Kim bilir, belki de geleceğin şampiyon takımının temelleri o gece atıldı.