Tamam, şu Galatasaray meselesine bir de Bülent Timurlenk'in gözünden bakalım. Adam öyle lafı dolandırmıyor, direkt söylüyor işte. Hakikaten üzerinde durulması gereken tespitler bunlar.
Bodo/Glimt dediğin takım -hani şu Norveç'ten çıkagelen ekip- gerçekten farklı bir şey. Timurlenk'in dediği gibi, tam bir makine gibiler. Sistem dediğin nedir ya? İşte onlar o sistemi kusursuz işletiyor. Hiç şaşmıyorlar, hiç sapmıyorlar. Sanki her oyuncunun beynine çip takmışlar da uzaktan kumandayla oynatıyorlar.
Norveç Ekibinin Değişmeyen Planı
Şimdi şöyle anlatayım: Bu takımın oyun planı asla değişmiyor. Hava nasıl olursa olsun, rakip kim olursa olsun, aynı futbolu oynuyorlar. İnanılmaz bir disiplin var. Her oyuncu adeta robot gibi görevini biliyor. Yanlış anlaşılmasın - bu bir eksiklik değil, tam tersine büyük bir güç onlar için.
Galatasaray'ın işi gerçekten zor. Çünkü karşılarında tahmin edebileceğiniz türden bir rakip yok. Ne yapacağı belli olmayan, sürprizlere açık bir takım değil bu. Tam tersine, ne yapacağı çok belli - ama engelleyemiyorsun işte!
Timurlenk'in Kritik Uyarısı
Bülent Hoca'nın üzerinde özellikle durduğu konu şu: "Bu takımı hafife almak en büyük hata olur." Doğru söze ne denir ki? Avrupa'da kimse onları ciddiye almadı, alay ettiler hatta. Ama bakın neredelermiş şimdi.
Galatasaray'ın şöyle bir avantajı var aslında - tecrübe. Daha önce benzer takımlarla oynamışlıkları, zorlu Avrupa maçları görmüşlüğü var. Ama bu Norveç ekibi farklı be kardeşim. Hiç beklediğin gibi değiller.
Timurlenk haklı olarak şunu vurguluyor: "Bu maç sandığınızdan çok daha zor geçecek." İnanın, abartmıyorum. Bu takımın oyun disiplini karşısında şaşırıp kalabilirsiniz.
Galatasaray'ın Yapması Gerekenler
Peki ne yapmalı Sarı-Kırmızılılar? Öncelikle sabır. Evet, sabır. Bu takımı yenmek için önce onların oyun ritmini bozmanız lazım. Sistemlerini çökertmeniz gerekiyor. Nasıl mı?
- Press yaparken disiplinli olmak şart
- Topa sahip olmaya çalışmak değil, verimli olmak önemli
- Hızlı transition oyunu kurmak gerekiyor
- Ve en önemlisi - hata yapmamak!
Bodo/Glimt'in en sevdiği şey, rakibin yaptığı hatalardan faydalanmak. O yüzden top kayıpları konusunda çok dikkatli olmalı Galatasaray.
Sonuç olarak, bu maç hiç de kolay olmayacak. Bülent Timurlenk'in dediği gibi, karşımızda tam bir makine var. Ama makinelerin de zaafı vardır - yeter ki doğru düğmeye basmasını bilelim.
Galatasaray'ın bu zorlu sınavdan başarıyla çıkacağına inanıyorum. Çünkü onlar da en az rakip kadar disiplinli ve kararlı oynayabilirlerse, bu makineyi durdurmaları mümkün. Bakalım sahada neler yaşanacak...
