Vallahi inanılır gibi değil! İspanya pistinde tam bir Türk fırtınası esti genç delikanlımız tarafından. Can Öncü, adeta bir makine gibi sürdü motosikletini - hem de öyle böyle değil, nefes kesen bir performansla.
Pistteki herkes şaşkın, herkes hayran kaldı bu genç yeteneğe. Sanki doğuştan pist için yaratılmış gibi, her virajda, her düzlükte farkını gösterdi. Yarışın ortalarına doğru iyice ısındı ve liderliği ele geçirdi bir daha da bırakmadı.
Zaferin Arkasındaki Hikaye
Aslında bu zafer öyle durup dururken gelmedi. Can'ın antrenmanlarda verdiği emek, gece gündüz demeden yaptığı çalışmalar meyvesini verdi diyebiliriz. Ama itiraf edeyim, final turlarında kalbimiz ağzımıza geldi resmen!
Son üç tur... Aman Allah'ım, ne gerilimdi o! Arkasındaki sürücüler adeta peşine takılmış köpekbalıkları gibiydi. Ama bizim Can, soğukkanlılığını asla kaybetmedi. Sanki yıllardır bu işi yapıyormuş gibi bir olgunlukla yönetti yarışı.
Chequered flag'i gördüğü an... O anı anlatmak kelimelerle mümkün değil. Hem kendisi hem de takımı deliye döndü sevinçten. Haklılar tabii - bu tür zaferler her gün yaşanmıyor sonuçta.
Türk Bayrağı Dalgalandı
Podyuma çıktığında göğsümüz kabardı doğrusu. İstiklal Marşımız çalınırken, Türk bayrağı dalgalanırken... İşte o an her şeye değdi. Bu genç adam, sadece kendisi için değil, ülkesi için de yarıştı ve kazandı.
Şimdi sırada diğer yarışlar var tabii. Ama şunu söyleyebilirim ki, Can Öncü artık motorsporları dünyasında adından söz ettiren bir isim. Bakalım önümüzdeki yarışlarda bize neler gösterecek?
Bir tahminim var - bu, onun son zaferi olmayacak!
