Güneşin Fethiye'nin üzerine altın gibi yağdığı o harika gün, motor sesleriyle çınlayan bir coşkuya sahne oldu. İnsanların nefesini kesen, kalp atışlarını hızlandıran bir organizasyon diyebilirim buna. Gerçekten görülmeye değerdi.
Yarışmacılar sanki motorlarıyla bütünleşmişlerdi, öyle bir uyum vardı aralarında. Zorlu parkurda adeta dans eder gibiydiler - ki bu dansın ritmi oldukça hızlı ve tehlikeliydi doğrusu. Virajları alışları, rampalardan uçuşları... İzleyenlerin gözleri yerinden fırlayacak gibi oluyordu bazen.
Adrenalin Dorukta!
Yarışın en çarpıcı anlarından biri, genç yetenek Ahmet Yılmaz'ın performansıydı. Bu çocuk -affedersiniz- genç adam, motorunu sanki uzuvlarının bir parçasıymış gibi kullanıyordu. İnanılır gibi değildi gerçekten. Seyirciler onu izlerken nefeslerini tutuyor, her başarılı manevrasında alkışlarla destekliyorlardı.
Organizasyon ekibinin titiz çalışması da takdire şayandı. Her detay düşünülmüş, her ihtimale karşı önlem alınmıştı. Güvenlik önlemleri konusunda gerçekten kusursuzdular - ki bu tür organizasyonlarda en önemli şey de bu zaten.
Fethiye'nin Kalbinde Motorsporları
Fethiye gibi bir cennette böyle bir organizasyonun yapılması, hem sporcular hem de seyirciler için unutulmaz bir deneyim oldu. Muhteşem manzara eşliğinde izlenen yarışlar, insana 'İşte yaşamak budur!' dedirtiyordu doğrusu.
Yarış sonunda kazananlar mutluydu elbette, ama kaybedenler de aslında kaybetmemişti bence. Çünkü böyle bir deneyimin içinde yer almak, zaten başlı başına bir kazançtı. Her sporcu o parkuru tamamladığında yüzündeki o gurur ifadesi görülmeye değerdi.
Bir sonraki organizasyon için şimdiden heyecanlanmamak elde değil. Fethiye, motorsporları tutkunları için vazgeçilmez bir adres haline geldi artık. Giderek büyüyen bu organizasyon, önümüzdeki yıllarda çok daha büyük kitlelere ulaşacak gibi görünüyor.