Ayşe Barut Cezaevinden Yazdı: 'Burada Zaman Dondu, Ama Umudum Asla Tükenmedi'
Ayşe Barut'tan Cezaevinden Duygusal Mektup

Demir parmaklıklar ardındaki hayat hiç de dışarıdan göründüğü gibi değil. Ayşe Barut, işte o hayatın tam da içinden sesleniyor. Bir mektup yazmış; öyle sıradan, resmi bir yazı değil de, içini döktüğü, adeta ruhunun sesini kâğıda döktüğü bir metin.

Zamanın nasıl da farklı aktığından bahsediyor önce. Dışarıda hayat koşuşturmacası devam ederken, içeride her saniye bir öncekinden daha ağır, daha belirgin ilerliyormuş. Sanki her tik tak, kalbin atışıyla senkronize olmuş.

“Umut, buradaki en değerli eşyam” diyor bir yerinde. İnsanın içini acıtan bir cümle bu. Her şey elinden alınabilir ama kimse senin umuduna el koyamazmış, demek istiyor aslında. Ailesine, arkadaşlarına olan özlemini kelimelere dökerken, sesi titriyor adeta satırların arasından. Mektubunun en can alıcı kısmı ise, geleceğe dair hâlâ bir ışık gördüğünü söylemesi. Pes etmek yok. Asla.

Onu tanıyanlar zaten bilir; her zaman güçlü duruşuyla öne çıkmıştır. Bu zorlu sınavda da aynı karakteri sergiliyor. Mektup, sadece bir haber malzemesi olmanın çok ötesinde, insanın yüreğine dokunan, gerçek bir hayat hikâyesi sunuyor okuyucuya. Okurken bir an için durup düşünmemek elde değil.

Sonuç olarak, Ayşe Barut’un satırları, sadece bir ünlünün yaşadıkları değil, aynı zamanda insan ruhunun zorluklar karşısındaki inanılmaz direncinin de bir kanıtı. Okuyunca insan, belki de kendi küçük sıkıntılarını yeniden gözden geçiriyor.