İstanbul'un o bildik sabah sisinin arasından, adeta hayatın acımasız gerçeklerini fısıldarcasına yükselen ezan sesleri... Feriköy'deki Şişli Camii'nde toplanan kalabalık, Türk futbolunun unutulmaz isimlerinden Hikmet Çapanoğlu'na son görevlerini yerine getirmek üzere bir araya gelmişti. Gözlerdeki nem, yüreklerdeki hüzün - kimileri için bir efsane, kimileri için ise bir dost vedalaşıyordu hayata.
Cenaze namazı öncesi cami avlusunda adeta zaman durmuş gibiydi. Her biri Türk sporunun farklı köşelerinden gelmiş insanlar, Çapanoğlu'nu anmak için kenetlenmişti. Belki de hayatın tuhaf ironisi - bir gün stadyumlarda coşkuyla bir araya gelen bu insanlar, şimdi hüzünle omuz omuza vermişti.
Son Virajı Dönerken
Çapanoğlu'nun naaşı, Türk bayrağına sarılı bir şekilde - sanki hayatının son maçına çıkarcasına - sevenlerinin omuzlarındaydı. Camiden Feriköy Mezarlığı'na uzanan yol, bir zamanlar stadyum koridorlarından çıktığı o unutulmaz yürüyüşleri anımsatırcasına doluydu. Ama bu sefer tribünlerde tezahürat yoktu, sadece dualar ve hıçkırıklar vardı.
Kimdir bu Hikmet Çapanoğlu diye soracak olursanız - Türk futbolunun belki de en mütevazı ama bir o kadar da etkili isimlerinden biriydi. Futbolculuk kariyerinin ardından teknik direktörlük yapmış, binlerce gencin yetişmesine emek vermişti. Spor camiasında sadece bir isim değil, bir okuldu adeta.
Kalplerdeki İz
Cenaze törenine katılanlar arasında eski futbolcular, teknik direktörler ve spor yöneticileri vardı. Her biri kendi açısından anlatıyordu Çapanoğlu'nu. Kimi "centilmenliği" diyordu, kimi "dürüstlüğü" - ama hepsinin ortak noktası, bıraktığı o derin izdi.
Mezar başındaki dualar yankılandığında, insan düşünmeden edemiyordu: Aslında ölenler değil, unutulanlardı. Ama Çapanoğlu gibi isimler, yaptıklarıyla hep yaşayacaklardı. Geride bıraktığı miras - sadece futbol değil, insanlık dersiydi çünkü.
Toprak, son uykusuna yatan bu değerli insanı bağrına basarken, Türk spor camiası da bir kez daha kaybettiği değerin farkındaydı. Belki de en acı tarafı, böyle insanların yerinin bir türlü dolamayışıydı.
