Dünya starlığına uzanan yolda nice zorlukları aşan Mesut Özil, bu kez bambaşka bir yüzüyle karşımızda. Sosyal medya hesabından paylaştığı o fotoğraf ve satır aralarına sığdırdığı duygular, sevenlerini hem hüzünlendirdi hem de motive etti.
Gelsenfeld'deki o küçük çocuk... Ellerinde futbol topu, gözlerinde ise büyük hayaller. İşte Özil tam da o anları yakalayan bir kareyi paylaştı. "Beş yaşındaydım," diye başlıyor söze, "ve hayatımın en önemli dersini şimdi kendime vermek istiyorum."
Tutku Asla Sönmesin
Özil'in küçük Mesut'a verdiği ilk tavsiye, belki de en kritik olanı: "Tutkunu asla kaybetme." Bu basit gibi görünen cümlenin altında, onu dünya starlığına taşıyan o ateş yatıyor. O ateş ki, soğuk Alman günlerinde bile onu sahaya çıkmaya zorluyordu.
Peki ya zorluklar? "Zorluklar seni asla yıldırmasın," diye ekliyor tecrübeli futbolcu. Her şutun gol olmadığı, her maçın kazanılmadığı o uzun kariyerinde, pes etmemenin değerini çok iyi biliyor çünkü.
Küçük Mesut'un Hayalleri Gerçek Oldu
O küçük çocuğun hayallerinin ne kadar büyük olduğunu tahmin etmek zor değil. Ama eminim ki Real Madrid'in beyaz formasıyla Santiago Bernabéu'da oynamayı, Arsenal'in efsanevi 10 numarasını sırtında taşımayı, dünya kupasını kaldırmayı hayal ederken bile bu kadarını beklemiyordur.
İşin garip tarafı, bazen en büyük başarılarımız bile bize yetmiyor. Özil de bunu fark etmiş olacak ki, "Başarılarınla asla yetinme" diye ekliyor tavsiyelerine. Sanki o küçük çocuğun gözlerindeki ışığı hala taşıyormuşçasına...
İnsan Kalmanın Önemi
Starlığın, şöhretin ve paranın insanı nasıl değiştirebileceğini bilen biri olarak Özil'in en çarpıcı tavsiyelerinden biri de şu: "Her zaman alçakgönüllü kal." Futbol camiasında bunu başarmanın ne kadar zor olduğunu hepimiz biliyoruz.
Ve tabii ki aile... "Ailene her zaman değer ver" diyor Özil. Gelsenfeld'deki o mütevazi evde, her maç sonrası yanında olan, başarısında da düşüşünde de desteklerini esirgemeyen ailesine olan minnetini hissetmemek mümkün değil.
Bu paylaşım, sadece bir futbolcunun çocukluk fotoğrafı değil aslında. Hepimizin içinde yaşayan o küçük çocuğa bir sesleniş. Hayallerimizden vazgeçmememiz, tutkularımızı kaybetmememiz gerektiğini hatırlatan dokunaklı bir mektup.
Özil'in kariyeri inişli çıkışlı olsa da, bu paylaşım gösteriyor ki o hala o küçük çocuğun taşıdığı değerleri unutmamış. Belki de başarının gerçek sırrı budur: İçimizdeki çocuğu ve onun saf hayallerini asla kaybetmemek.
