
Tam da tribünlerin 'Acaba bu sefer de mi?' diye mırıldandığı anda, Macaristan'ın yıldızı Roland Sallai topu ağlarla buluşturdu. O an her şey netleşmişti: Bu gece onların gecesiydi.
'Aslında ilk yarıda biraz tıkanmıştık' diyor Sallai, terini silerken. 'Ama ikinci yarıda oyunu tamamen değiştirdik. Sanki antrenörün dedikleri kafamızda bir anda klik yaptı!'
Kritik Anlar
Maçın 67. dakikası... Sallai'nin golünden hemen önceki o paslaşma dizisi, teknik ekibin haftalardır üzerinde çalıştığı tam da o taktiğin mükemmel uygulanışıydı. 'Pas trafiğini biliyorduk' diye ekliyor Macar forvet, 'Ama bu kadar iyi işleyeceğini tahmin etmemiştim doğrusu.'
Defansın arasına sızdığı o an için ise şöyle diyor: 'Kaleciyle göz göze geldiğimde, topu nereye atacağımı zaten biliyordum. Bazen futbol böyle bir şey işte - her şey yavaş çekim gibi oluyor.'
Takım Ruhu
Peki ya takım arkadaşları? Sallai bu konuda özellikle Dominik Szoboszlai'den övgüyle bahsediyor: 'Dominik'le sahada iletişimimiz mükemmel. Bana her maçta en az 2-3 altın pas atıyor. Bugün de öyle oldu!'
Maç sonunda soyunma odasında yaşananları ise 'Sanki çocukluğumuzdaki gibiydik' diye anlatıyor. 'Herkes birbirine sarılıyor, şarkılar söylüyordu. Bu tür anlar bize neden bu işi yaptığımızı hatırlatıyor.'
Gelecek Planları
Şimdi sırada ne var? Sallai bu soruya gülümseyerek yanıt veriyor: 'Tabii ki bir sonraki maç! Bugünü kutlayacağız ama yarın antrenman sahasında olacağız. Çünkü bizim için her maç final niteliğinde.'
Son sözleri ise taraftarlara: 'Bizi hiç yalnız bırakmayan taraftarlarımıza bu galibiyeti armağan ediyoruz. Onların desteği olmasa, bu kadar zorlu maçların üstesinden gelemezdik.'