ABD'nin kalbinde, Las Vegas'ta nefeslerin tutulduğu o an... Tam 12 okun kader belirleyeceği finalde Zeliha Nil Çukuroğlu, sanki yıllardır bu anı bekliyormuşçasına sakin. Rakibi Meksikalı Alejandra Valencia - ki kendisi dünya sıralamasında 7 numara - gerçekten zorlu bir mücadele veriyor. Ama Zeliha, o an her şeyi unuttuğunu söylüyor sonradan. Sadece hedefe odaklanmış.
Ve işte o kritik atışlar! 12 okun tamamlanmasıyla skor tabelası 115-113'ü gösteriyor. İnanması güç ama Zeliha, dünya yedincisini geride bırakarak Türkiye'ye altın madalya kazandırıyor. Şampiyonluk sevinciyle kollarını havaya kaldırdığı o an, aslında Türk okçuluk tarihinde yeni bir sayfa açılıyor.
Bu Zafer Tesadüf Değil
Zeliha'nın bu başarısı - itiraf etmeliyim - hiç de sürpriz değil aslında. Çünkü genç sporcu, son dönemdeki performansıyla zaten dikkatleri üzerine çekiyordu. Geçen yıl Avrupa Salon Okçuluk Şampiyonası'nda gümüş madalya kazanmıştı mesela. Ama dünya şampiyonluğu... Bu bambaşka bir duygu olsa gerek.
"Finalde Alejandra gibi tecrübeli bir okçuyla karşılaşmak gerçekten zorlu bir mücadeleydi" diyor Zeliha, gözlerinde zaferin haklı gururu. "Ama antrenmanlarda yaptığımız tüm çalışmalar, verdiğimiz emekler bu an için değdi."
Türkiye İçin Anlamı Büyük
Bu altın madalya sadece Zeliha Nil Çukuroğlu'nun kişisel başarısı değil aslında. Türk okçuluğu için de gerçek bir milat oldu diyebiliriz. Düşünsenize, dünyanın en prestijli salon okçuluk organizasyonunda bir Türk sporcu, en üst basamağa çıkıyor.
Ve şunu da eklemeliyim - bu zafer sadece bugünün değil, yarının sporcuları için de büyük bir ilham kaynağı olacak. Belki de şu an Türkiye'nin bir köşesinde, eline yayını alan genç bir kız, Zeliha'nın bu başarısını izliyor ve "Ben de yapabilirim" diye düşünüyordur.
Zeliha Nil Çukuroğlu'nun bu tarihi başarısı, Türk sporunun altın sayfalarına bir yıldız daha ekledi. Şimdi sırada - kim bilir - belki de olimpiyatlar var. Ama bugün, bu zaferin tadını çıkarma zamanı...
