
Televizyon dünyasının en hareketli kanallarından A Spor, adeta bir deprem yaşıyor. Ekranların sevilen yüzleri birer birer sahneden çekiliyor. Kimi gönüllü ayrılıyor, kimiyle yollar ayrılıyor; sonuç olarak ekranlar bir dönemin kapanışına tanıklık edecek gibi.
İlk bomba haber, 'Futbolin' programıyla hafızalara kazınan Gökhan Özoğuz'dan geldi. Kendisi, sosyal medya üzerinden yaptığı samimi açıklamayla ayrılık kararını duyurdu. "Artık yeni heyecanlar peşinde koşma vakti" diyerek, sevenlerine bir nevi veda etti. Yerine kimin geleceği ise hâlâ bir muamma.
Bir diğer sürpriz ise Ebru Köker'den. 'A'dan Z'ye Spor' programının vazgeçilmez ismi Köker de ekranlara el sallayanlar arasında. Onun ayrılığı, izleyiciler arasında özellikle büyük bir şaşkınlık yarattı. Çünkü program, onun sunumuyla adeta bir markaya dönüşmüştü.
Liste Oldukça Kabarık!
Özoğuz ve Köker ile sınırlı değilmiş gibi görünen bu değişim rüzgarı, kanalın genel yayın yönetmenliğinden bile esirgememiş kendini. Kimi prodüktörler, kimi editörler... Kısacası, A Spor'da neredeyse her kademede bir hareketlilik söz konusu. Peki, arka planda neler dönüyor? Dedikodulara göre, kanal yönetimi yayın çizgisinde radikal bir revizyona gitmeye hazırlanıyor olabilir. Belki de izleyici kitlesini genişletmek, belki de tamamen farklı bir formata geçmek amaçlanıyor. Kesin olan bir şey var: Ekim ayı, ekranlar için yepyeni (ve belki de bir o kadar tedirgin edici) bir sayfa açacak.
Tabii tüm bu ayrılıkların ardından akıllara gelen en büyük soru: "Yerlerine kim gelecek?" Kanal yönetiminin bu konuda sıkı sıkıya kapalı olduğu söyleniyor. Belki de sektörden sürpriz isimlerle anlaşma yapılıyordur şu sıralar. Ya da kanalın kendi içinden, şimdiye kadar gölgede kalmış yetenekleri ön plana çıkaracak bir hamle bekleniyor. Bekleyip göreceğiz.
Bu tür toplu ayrılıklar, medya dünyasında hiç de yabancı olduğumuz manzaralar değil aslında. Bazen bir strateji değişikliğinin, bazen de ratingsizliğin acı sonucu olabiliyor. A Spor'un bu hamlesi, izleyiciyi yeniden ekrana kilitleyebilecek mi, yoksa kanal sadık izleyicilerini de kaybetme riskiyle mi karşı karşıya? Cevaplarını önümüzdeki günlerde alacağız.