Tam da o an! Sahanın tozunu attıran, seyircileri ayağa kaldıran bir performans... Gizem Örge adeta bir kalkan gibiydi file önünde. Rakibin hücumlarını tek tek geri çevirirken, tarih yazdığının farkında mıydı acaba?
Dünya Voleybol Ligi'nde mücadele eden milli takımımızın arka sıradaki bu dinamiti, savunma denen o zorlu işi bir sanata dönüştürdü. Öyle bir geceydi ki... İstatistikler bile şaşkın!
Sayılara Sığmayan Bir Destansı Hikaye
Maç sonunda skorboard'da yanıp sönen rakamlar, her şeyi anlatıyordu aslında. Toplamda 32 perfect kurtarış! Evet, yanlış duymadınız. Otuz iki! Bu, sadece bir maç için değil, turnuva tarihi için bile akıl almaz bir rakam.
Peki ya dig yüzdesi? %80'lere yakın bir başarı oranı... Rakip smaçörler, topu fileye her vurduğunda Gizem'in ellerine bakakaldı adeta. 'Bu top nasıl kurtarılır?' dedirten müthiş bir refleks ve öngörü.
Sadece İstatistik Değil, Duygu Yüklü Bir Zafer
Oyunun ruhu sayılardan ibaret değil elbette. Takım arkadaşlarının her başarılı kurtarıştan sonra koşup sarılması, teknik direktörün yüzünden hiç eksilmeyen gurur ifadesi... İşte sporun asıl güzelliği de burada zaten.
Ve şu an... Türkiye'nin dört bir yanındaki genç voleybolcular, duvarlarına Gizem Örge'nin posterlerini asıyor. Çünkü o, sadece bir maç kazanmadı; bir nesle ilham verdi.
Bu gece, voleybol severler için unutulmaz bir gece. Taraftarlar sosyal medyada #GizemOrgeRekor diye trend topic yaptı. Kimi 'Dünya çapında bir libero' dedi, kimi 'Türkiye'nin gururu'... Hepsi de haksız sayılmaz.
Önümüzdeki maçlarda daha neler göreceğiz kim bilir? Bir şey kesin: Gizem Örge, adını altın harflerle yazdırmaya devam edecek.
