Gözlerini kırpmadan ekrana bakıyordu. O an, aylardır üzerinde çalıştığı kodun çalıştığını görmek... İşte o an her şeye değerdi. Türkiye'nin teknoloji üssünde, kadın mühendislerin başarı hikayeleri birbirinden etkileyici.
Rakamlarla Kadın Mühendislerin Yükselişi
Son yıllarda inanılmaz bir dönüşüm yaşanıyor. Savunma sanayinden otomotiv sektörüne, yazılım geliştirmeden yapay zeka çalışmalarına kadar her alanda kadın profesyonellerin sayısı katlanarak artıyor. Bu sadece bir istatistik meselesi değil - bambaşka bir bakış açısı, farklı çözüm yolları ve inovasyon demek.
Kim diyor ki mühendislik erkek işidir diye? Oysa tarih boyunca teknolojinin en kritik anlarında hep kadınlar vardı. Şimdi Türkiye'de de bu geleneği sürdürüyorlar.
Yerli Projelerde Kadın İmzası
Milli Muharip Uçak projesinden tutun da elektrikli otomobil çalışmalarına kadar... Hatta siber güvenlikten drone teknolojilerine varana dek pek çok alanda artık kadın mühendislerin parmak izleri var. Ve işin ilginci, bu katkı sadece teknik boyutta kalmıyor - yönetim kademelerinde de giderek daha fazla kadın lider karşımıza çıkıyor.
Belki de en çarpıcı olanı, bu başarı hikayelerinin genç kızlara ilham vermesi. Lisedeki bir öğrenci artık "Ben de mühendis olacağım" diyebiliyor, çünkü önünde somut rol modeller var.
Değişim Nasıl Başladı?
Aslında her şey küçük adımlarla başladı. Önce üniversitelerdeki kız öğrenci oranları arttı. Sonra iş hayatında kendilerine yer buldular. Şimdi ise artık sadece çalışan değil, karar verici konumdalar.
- Savunma sanayinde proje yöneticisi kadın mühendis sayısı son beş yılda %300 arttı
- Otomotiv sektöründe AR-GE departmanlarında kadın oranı %40'ı geçti
- Yazılım geliştirme ekiplerinde kadın developer sayısı rekor seviyede
Bu sadece bir başlangıç aslında. Önümüzdeki yıllarda çok daha fazlasını göreceğiz gibi duruyor. Zira genç nesil inanılmaz bir hırs ve azimle geliyor.
Zorluklar ve Fırsatlar
Tabii ki her şey güllük gülistanlık değil. Hala önyargılarla mücadele eden, iş-yaşam dengesini kurmakta zorlanan pek çok kadın mühendis var. Ama şu da bir gerçek ki, artık destek mekanizmaları çok daha güçlü.
Mesela mentorluk programları, kadın mühendisler ağı, esnek çalışma saatleri... Bunların hepsi aslında sürecin ne kadar olgunlaştığının göstergesi.
Sonuçta ortada inkar edilemez bir gerçek var: Türkiye'nin teknoloji yolculuğunda kadınlar en az erkekler kadar söz sahibi. Ve bu durum, ülkenin geleceği açısından son derece umut verici.
