Doğa bazen öyle sürprizler yapar ki, insanı hayrete düşürür. Kahramanmaraş'taki o korkunç depremin üzerinden aylar geçti ama etkileri hâlâ konuşuluyor. İşte tam da böyle bir anda, doğa adeta 'Ben buradayım' diye haykırdı.
Hatırlarsınız, 6 Şubat'taki depremler bölgedeki birçok su kaynağını kurutmuştu. Yer altı suları yer değiştirmiş, pınarların yolları kaybolmuştu. Ama işte şimdi... Şimdi mucizevi bir şey oldu.
Susuz Kalan Toprakların Umudu Geri Döndü
O günleri yaşayanlar bilir - pınarın kuruduğu andaki o çaresizlik hissini. Çiftçilerin yüzlerindeki o ifadeyi... Bahçeler susuz kalmış, toprak çatlamıştı. Kimse 'Acaba yeniden akar mı?' diye sorarken içten içe umutsuzluğa kapılıyordu. Ama doğa işte - tahmin edemeyeceğiniz sürprizlerle dolu.
Geçen hafta itibarıyla pınar yeniden akmaya başladı. Önce hafif bir şırıltı, sonra giderek artan bir coşkuyla. Sanki toprak ana, 'Merak etmeyin, buradayım' diyor gibiydi.
Çiftçilerin Yüzü Güldü
Ahmet amcanın söyledikleri kulaklarımda hâlâ çınlıyor: 'Bu suyun sesi, dünyanın en güzel müziği gibi geldi bize.' Gerçekten de öyle - çiftçiler için suyun değeri paha biçilemez. Özellikle de onu kaybettikten sonra...
Pınarın yeniden akmasıyla birlikte:
- Kuruyan bahçeler canlanmaya başladı
- Çiftçiler yeniden ümitlendi
- Bölge halkı için moral kaynağı oldu
- Doğanın kendini iyileştirme gücü bir kez daha kanıtlandı
Bu sadece bir su kaynağının dönüşü değil aslında. Bir nevi yaşamın, umudun, direncin sembolü. Depremde kaybettiklerimizin ardından, doğanın bize verdiği bir armağan gibi.
Doğanın İyileşme Gücü Hayran Bırakıyor
Uzmanlar bu durumu 'hidrolojik dengenin yeniden sağlanması' olarak açıklıyor ama bence bu, doğanın kendi dilinden anlayabilme yeteneği. Yer altı sularının yeni yollar bulması, fay hatlarının hareketiyle değişen akış yönleri... Hepsi aslında doğanın yaşayan bir organizma olduğunu gösteriyor.
Şu an pınarın aktığını görenlerin yüzündeki o sevinç ifadesi - işte bunun tarifi yok. Çocuklar gibi gülümsüyor insanlar. Belki de doğanın bu 'geri dönüşü', hepimize bir şeyler anlatmaya çalışıyor: Hayat devam ediyor, umut asla tükenmez.
Pınar şimdi eskisinden daha gürül gürül akıyor. Sanki depremde kaybettiği zamanı telafi etmeye çalışırcasına... Bahçeler yeşeriyor, toprak nemleniyor, yaşam yeniden filizleniyor. Doğanın bu inatçı ve bir o kadar da güzel direnişi karşısında, insan 'Demek ki pes etmemek gerekiyor' diye düşünmeden edemiyor.