Göz alabildiğine uzanan masmavi sular, altın sarısı kumsallar... Bir zamanlar burası cennetten bir köşeydi. Şimdi? Devasa bir çöp yığınından farksız. İnsanoğlunun doğaya verdiği zararın en acımasız örneklerinden biriyle karşı karşıyayız.
Kim bilir kaç tatil fotoğrafının arka planı olmuştur bu plaj. Şimdi ise görenleri şoke eden bir manzara var ortada. Plastik şişeler, teneke kutular, poşetler... Adeta bir uygarlık kalıntısı gibi yığılmış durumda kumsalda.
"Buranın eski halini görenler inanamıyor"
Yıllardır bölgede balıkçılık yapan Mehmet amcanın sözleri yüreklere dokunuyor: "Çocukluğumda burada yüzerdik. Su o kadar berraktı ki, dibini görürdün. Şimdi... Şimdi bakmaya kıyamıyorum." Haklı aslında. Çünkü bugün denize girmek neredeyse imkansız hale gelmiş.
Peki nasıl oldu da bu hale geldi burası? İşte bazı çarpıcı gerçekler:
- Belediyenin çöp toplama sistemindeki aksaklıklar
- Bilinçsiz turistlerin bıraktığı atıklar
- Denizden vuran dalgaların getirdiği çöpler
- Yetersiz temizlik önlemleri
Durum o kadar vahim ki, artık kumsalda yürümek bile zorlaştı. Çöplerin arasından geçmek adeta bir maceraya dönüştü. Ve maalesef bu sadece görüntü kirliliği değil. Deniz canlıları da büyük tehdit altında.
Çözüm yok mu peki?
Aslında var. Ama işin ucundan tutacak samimiyet gerek. Öncelikle yerel yönetimlerin acil önlem alması şart. Çöp toplama sisteminin yeniden düzenlenmesi, cezaların artırılması... Bunlar ilk akla gelenler.
Bir de tabii bizim elimizden gelenler var. Mesela:
- Plaja giderken tek kullanımlık ürünlerden kaçınmak
- Çöpleri asla sahilde bırakmamak
- Gördüğümüz çöpleri toplamak (evet, bir kişinin bile fark yaratacağına inanın)
- Çevre bilinci konusunda başkalarını da bilinçlendirmek
Unutmayalım ki doğa bize emanet. Ve bu emanete ihanet edersek, gelecek nesillere bırakacak güzel bir şey kalmayacak. Belki de bu görüntüler hepimiz için bir uyanma çağrısıdır. Ne dersiniz?
