İstanbul'un beton yığını arasında kaybolmuş ruhu için tam bir can simidi oldu bu. Eski Atatürk Havalimanı'nın o devasa arazisi -düşünsenize, uçakların kalkıp indiği o geniş düzlük- artık yemyeşil bir vaha olarak karşımızda.
Nefes almak için yeşile hasret kalan İstanbullular için adeta bir mucize bu. 2 milyon metrekare! Rakamla söylüyorum: 2.000.000 metrekare. İçinde kaybolursunuz, unutursunuz şehrin o meşhur stresini.
İçinde Neler Var Neler
Buranın sıradan bir park olmadığını söylemeliyim. Yürüyüş yolları, bisiklet parkurları, çocuklar için oyun alanları derken, insan "Bu kadar da olmaz" diyor. Ama olmuş işte.
- Görmeye doyum olmayan botanik bahçeleri
- Spor yapmak isteyenler için modern ekipmanlar
- Kitap okumak için sessiz köşeler
- Düşünsenize, piknik yapabileceğiniz geniş çim alanlar
Ve en güzeli -bence tabii- herkesin kullanımına açık olması. Zengine de, fakire de aynı gölgeyi, aynı huzuru veriyor.
Şehrin Kalbine Yeşil Bir Mola
İstanbul gibi bir metropolde yaşamanın bedelini hepimiz ödüyoruz aslında. Trafik, gürültü, koşturmaca... İnsan bazen durup soluklanacak bir yer arıyor. İşte tam da bu yüzden, bu millet bahçesi sadece fiziksel değil, ruhsal bir ihtiyacı da karşılıyor bana kalırsa.
Hafta sonları ailece gidilebilecek, çocukların özgürce koşup oynayabileceği, büyüklerin banklarda oturup sohbet edebileceği bir yer. Eskiden uçak sesleriyle çınlayan gökyüzü, artık kuş cıvıltılarıyla şenleniyor.
Belki de en önemlisi -kimileri abartı bulacak ama- İstanbul'un ciğerlerine çektiği derin bir nefes bu. Yeşil alanların azalmasından yakınırken, böyle devasa bir projenin hayata geçmesi gerçekten takdire şayan.
Gidin görün derim. İnanın, o eski havalimanının şimdiki halini gördüğünüzde siz de şaşıracaksınız. İstanbul'a yeni bir soluk, yeni bir hayat gelmiş adeta.
