
Bade İşçil'le sohbet etmek, sıradan bir röportajdan çok daha fazlası. Sanki uzun zamandır görmediğiniz bir arkadaşınızla hasret gideriyorsunuz. O anlatıyor, siz dinliyorsunuz ve her cümlesinde hayata dair yeni bir pencere açılıyor.
"Hayatıma birini almayı hiç düşünmüyorum" diyor ve ekliyor: "Bu bir karar değil, içimde hissettiğim doğal bir durum." İşte bu cümle, belki de bugünlerde birçok insanın hissettiği ama dile getirmekte zorlandığı bir duyguya tercüman oluyor.
Yalnızlık Değil, Kendini Keşfetme Yolculuğu
Bade için yalnızlık, toplumun yüklediği olumsuz anlamlardan çok uzak. "Kendi başına olmak, kendini dinlemek demek" diye açıklıyor. "Sabah uyandığımda 'bugün ne yapsam?' diye düşünmek, kendi ritmimde yaşamak... Bu özgürlük paha biçilemez."
Oysa biz hep başka bir senaryo yazmaya alışkınız değil mi? İlişkiler, evlilikler, çoluk çocuk... Bade'nin hikayesi ise farklı bir rotada ilerliyor. Ve belki de bu farklılık, onu daha da ilginç kılıyor.
"Mutluluk Formülleri İşe Yaramıyor"
"Herkesin bir mutluluk reçetesi var" diye düşünüyor Bade. "Ama ben anladım ki başkalarının reçeteleri sende işe yaramıyor. Kendi yolunu bulmak, kendi mutluluğunu tanımlamak gerekiyor."
Bu sözler, modern hayatın dayattığı 'mutluluk zorunluluğuna' da bir cevap aslında. Bade, adeta "Ben kendi tanımımı yapıyorum" diyor. Ve bunu yaparken de oldukça kararlı görünüyor.
Kariyer ve Özel Hayat Dengesi
Oyuncu olmanın getirdiği yoğun tempoda, ilişkilere zaman ayırmanın zorluklarına da değiniyor. "Setler, çekimler, provalar... Hayatımın büyük bölümü işime ait" diyor. "Ve bu durumdan gerçekten memnunum."
Peki ya gelecek? "Hiçbir şey için kesin konuşmam" diye ekliyor. "Belki yarın her şey değişir. Ama şu an için, şu andaki hislerim bu yönde."
Toplumun Beklentileri ve Özgürlük
Bade'nin en çok üzerinde durduğu konulardan biri de toplumsal baskılar. "İnsanlar sürekli 'niye evlenmiyorsun?' diye soruyor" diye anlatıyor. "Oysa evlenmek bir zorunluluk değil, bir tercih olmalı."
Bu sözler, birçok insanın içinden geçen ama söylemeye cesaret edemediği düşüncelere tercüman oluyor. Bade, adeta birçok kişinin sessiz çığlığına ses veriyor.
Son söz olarak şunu ekliyor: "Hayat denen bu yolculukta herkesin farklı bir rotası var. Ben kendi rotamı çizmekten mutluyum."
Belki de Bade İşçil'in hikayesi bize şunu hatırlatıyor: Mutluluk, başkalarının beklentilerini karşılamakta değil, kendi yolunu cesurca yürümekte yatıyor.