Hollywood'un efsane ismi Bruce Willis'in sağlık durumuyla ilgili perde arkası nihayet netlik kazandı. Ünlü oyuncunun çok yakınında olan ve aynı zamanda eski doktoru Dr. Gregory Peters, çok konuşulacak açıklamalarda bulundu. Durum, sanılandan çok daha ciddi bir boyutta.
"Artık onunla eski günlerdeki gibi sohbet edemiyoruz," diyor Peters ve ekliyor, sesi hafifçe titreyerek: "Beyni maalesef onu yarı yolda bırakıyor. Bu, onun için olduğu kadar ailesi için de inanılmaz zor bir süreç."
Peki bu ne demek oluyor? Şöyle açıklayayım: Frontotemporal demans (FTD), kişinin dil becerilerini, davranışlarını ve en nihayetinde kim olduğunu adım adım çalan acımasız bir hastalık. Willis'in durumu, konuşma yetisini kaybetmesine neden olan afazi teşhisinin ötesine geçmiş durumda.
Zorlu Mücadele ve Ailenin Desteği
Aile, bu amansız mücadelede tam anlamıyla bir seferberlik içinde. Kızı Rumer, geçtiğimiz günlerde babasına duyduğu özlemi şu sözlerle dile getirmişti: "Onun sesini özlüyorum. Onu özlüyorum." İşte bu cümleler, hepimizin yüreğini burktu. Dr. Peters da ailenin bu dayanıklılığının altını çiziyor: "Ailesi, onun etrafında müthiş bir çember oluşturdu. Her anında yanındalar."
Hastalığın ilerleyişiyle birlikte Willis'in günlük hayatı da büyük ölçüde değişmiş. İletişim kurmakta güçlük çekiyor, eski anılarına ulaşmakta zorlanıyor. Fakat Peters'ın da dediği gibi, o hâlâ o içten gülümsemesini koruyor. "Sıcak bir dokunuşu veya samimi bir gülümsemeyi hemen fark edersiniz. O bağ, asla kopmuyor."
Peki Ya Gelecek?
FTD için maalesef kesin bir tedavi yöntemi bulunmuyor. Mevcut tedaviler, semptomları yönetmek ve hastanın hayat kalitesini olabildiğince korumak üzerine kurulu. Willis'in ailesi de onu en iyi şekilde desteklemek için elinden geleni yapıyor.
Dr. Peters'ın ifadeleri, hepimizi bu zorlu hastalık hakkında daha fazla düşünmeye itiyor. Willis'in durumu, frontotemporal demansla yaşamanın ne denli zor olduğunu tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor. Ünlü yıldız, belki de hiç olmadığı kadar sessiz bir savaş veriyor. Ve bizler, ona ve ailesine yalnızca saygı ve sevgiyle yaklaşmalıyız.
