Havaların ısınmasıyla birlikte serinlemek için koştuğumuz deniz ve havuzlar, aslında göründükleri kadar masum olmayabilir. Özellikle kalabalık bölgelerdeki su kaynakları, pek çok sağlık riskini beraberinde getiriyor.
Uzmanlar, kontrolsüz ve kirli sulara maruz kalmanın adeta bir enfeksiyon partisi düzenlediğini belirtiyor. Kim ister ki tatilini hastanede geçirmeyi? Ama maalesef dikkat etmezseniz başınıza gelebilir.
Hangi Tehlikeler Kapınızı Çalabilir?
- Göz enfeksiyonları: Klor oranı düşük havuzlar adeta pembe göz davetiyesi yolluyor
- Deri hastalıkları: Kaşıntı, döküntü ve mantar gibi istenmeyen tatil hatıraları
- Mide-bağırsak sorunları: Yuttuğunuz o birkaç damla kirli su, tatilinizi zehir edebilir
- Kulak enfeksiyonları: "Havuz kulağı" diye bir şey olduğunu biliyor muydunuz?
Peki ne yapmalı? Öncelikle suyun rengine aldanmayın. O masmavi görüntünün altında neler yattığını bilemezsiniz. Havuzlarda klor kokusunun yoğun olması da her zaman iyiye işaret değil - bazen aşırı klor, suyun kirli olduğunu gizlemek için kullanılıyor olabilir.
Uzmanlardan Hayat Kurtaran İpuçları
Doktorlar, serinlerken sağlığınızı korumanız için şu önerilerde bulunuyor:
- Havuz suyunun berrak olup olmadığını kontrol edin - dibini göremiyorsanız, orada yüzmeyin
- Denizde, akıntı olan ve dalgalı bölgeleri tercih edin (doğanın filtre sistemi iş başında!)
- Çocuklarınızın su yutmamasına özen gösterin - küçük bedenler büyük risk altında
- Yüzdükten sonra mutlaka duş alın - bu basit adımı atlayan çok ama çok önemli
- Havuz kenarındaki ıslak zeminlere çıplak ayakla basmayın (mantar sever misiniz?)
Unutmayın, temiz görünen her su temiz olmayabilir. Özellikle çocuklar, yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıf olanlar için bu riskler çok daha ciddi sonuçlar doğurabilir.
Bu yaz, serinlemek uğruna sağlığınızı tehlikeye atmayın. Biraz dikkat ve özenle hem eğlenip hem de sağlıklı kalabilirsiniz. Sonuçta kim hastalık izniyle geçirilmiş bir tatil ister ki?
