
İnsanın kanını donduran olaylar bazen öyle beklenmedik yerlerden geliyor ki... Hatice'nin başına gelenler de tam olarak buydu. Güven duyduğu, belki de en son şüpheleneceği bir isim, hayatını kararttı.
Olay, geçtiğimiz günlerde tüyleri diken diken eden bir vahşetle sonuçlandı. Hatice, uzun süredir görüşmediği bir akrabası tarafından adeta bir av gibi takip edilmişti. İşin en korkunç yanı? Katil zanlısı, kurbanın en yakınlarından biriydi.
Kan Donduran Detaylar
O gece her şey normal başlamıştı. Hatice, evine dönmek üzere yola koyulduğunda, arkasından gelen ayak seslerini duymuştu. Ama kimsecikler yoktu ortalıkta... Ya da öyle sanıyordu.
Sonra her şey bir anda oldu:
- Önce boğazını sıkan eller
- Ardından yüzündeki şaşkın ifade
- Ve son nefesini verirken duyduğu o tanıdık ses...
Polis ekipleri olay yerine ulaştığında iş işten geçmişti. Hatice'nin cansız bedeni, soğuk betonların üzerinde son uykusuna dalmıştı. Etrafta kan izleri ve mücadele belirtileri vardı.
"Ben Yapmadım" İddiası
Gözaltına alınan zanlı, ilk ifadesinde suçlamaları reddetti. "Ben sadece oradan geçiyordum" dese de, deliller ağzını bantlayacak cinstendi:
- Üzerindeki kan lekeleri
- Olay yerinde bulunan parmak izleri
- Son görüşmedeki tehdit mesajları
Komşular ise olay gecesi kavga sesleri duyduklarını, ancak müdahale etmediklerini itiraf etti. "Aile içi meseledir diye düşündük" açıklaması, vicdanları sızlatacak cinstendi.
Savcılık, zanlı hakkında "ağırlaştırılmış müebbet" istemiyle iddianame hazırlıyor. Mahkeme sürecinin çalkantılı geçeceği kesin gibi...