İstanbul'da yaşanan ve tüm Türkiye'yi yasa boğan o olayın perdesi nihayet aralandı. 14 yaşındaki Çağlayan, bir caninin elinde can vermişti. Şimdi, adalet terazisi işlediği suçun ağırlığını tarttı.
Mahkeme salonunda herkes nefesini tutmuş bekliyordu. Hakim, kararı açıkladığı anda salonda buz gibi bir hava esti: 15 yıl hapis. Peki bu karar nasıl verildi? İşte tüm detaylar...
Kan Donduran Detaylar
O gece, Çağlayan'ın çığlıkları sokakları inletmişti. Komşular yetiştiğinde iş işten geçmişti. Cesedinde 100'den fazla bıçak darbesi bulunuyordu. Savcılık, bu vahşeti "kasten öldürme" olarak nitelendirdi.
Sanık mahkemede "pişmanım" dese de, yüzündeki ifade hiç de öyle söylemiyordu. Savunma avukatının "tahrik" iddiaları ise mahkeme heyetini ikna etmeye yetmedi.
Mahkemenin Gerekçeleri
- Suçun işleniş şeklinin son derece vahşi olması
- Mağdurun çocuk olması
- Olay yerinde bulunan delillerin sanığı işaret etmesi
- Tanık ifadelerinin tutarlılığı
Mahkeme başkanı kararı okurken sesi titriyordu: "Toplum vicdanını yaralayan bu olayda, yasanın öngördüğü ceza verilmiştir." Peki 15 yıl yeterli mi? Bu soru salondaki herkesin zihninde dönüp duruyordu.
Çağlayan'ın ailesi kararı sessizce dinledi. Anne, kucağında tuttuğu oğlunun fotoğrafına bakarken gözyaşlarını tutamadı. "Adalet yerini buldu mu?" diye sordu gazetecilere. Cevap vermeden çekip gitti.
