Çankırı'da, insanın kanını donduran bir vaka yaşandı. Öyle ki, akrabalık bağlarının hiçe sayıldığı, insanlığın sınırlarının zorlandığı bu olay, herkesi derinden sarstı. M.A. isimli şahıs, kendi dayısı H.A.'yı hunharca katletti ve ardından cesedi metruk bir eve gömmeye kalkıştı. Peki, bu korkunç olay nasıl ortaya çıktı? İşte tüm detaylar...
Olay, Çankırı'nın merkezine bağlı bir köyde meydana geldi. İddiaya göre, dayısı ile tartıştığı bir anı fırsat bilen M.A., aşırı derecede öfkeye kapılarak kontrolünü kaybetti. Öyle ki, o anki hislerini kelimelere dökmek neredeyse imkansız. Dayısına saldıran M.A., onu öldürdükten sonra soğukkanlılıkla bir sonraki adımı planladı: Cesedi ortadan kaldırmak.
Metruk Evde Korkunç Keşif
Dayısının cansız bedenini, köydeki terk edilmiş, metruk bir eve taşıdı. Hiç vakit kaybetmeden, orada bulunan bir çukura gömmeye karar verdi. Amacı, işlediği bu korkunç suçu sonsuza kadar saklamaktı. Fakat, suç asla çözümsüz kalmaz. Kısa bir süre sonra, dayısının kaybolduğunu fark eden aile fertleri, durumu hemen polise bildirdi.
Polis ekipleri, yaptıkları araştırmalar sonucunda M.A. üzerinde şüphelerini yoğunlaştırdı. İfadesine başvurulan M.A., ilk başlarda olayla hiçbir alakası olmadığını iddia etti. Ancak, soruşturma derinleştikçe, çelişkili ifadeler vermeye başladı. Üzerindeki baskı arttıkça, daha fazla dayanamadı ve gerçeği itiraf etmek zorunda kaldı.
"Tartıştık, Öfkemden Öldürdüm"
Yaptığı itiraf, adeta tüyleri diken diken etti. Dayısı ile para meselesi yüzünden tartıştıklarını, anlık bir öfke patlamasıyla onu öldürdüğünü anlattı. Cesedi de, kimsenin bulamayacağını düşündüğü o metruk evin içindeki bir çukura gömdüğünü açıkladı. İtirafın ardından, polis ekipleri hemen harekete geçti ve M.A.'nın tarif ettiği yere gitti.
Yapılan kazı çalışmaları sonucunda, H.A.'nın cansız bedeni acı bir şekilde gün yüzüne çıkarıldı. Cesedin bulunmasının ardından, M.A. ifadesini tekrarlayarak tutuklandı. Şimdi, adalet önünde hesap vermeyi bekliyor. Bu olay, Çankırı'da derin bir üzüntü ve şok etkisi yarattı. Aile, bir anda hem bir yakınlarını kaybetmenin hem de bu acımasız olayı öğrenmenin şokunu yaşıyor.
Bu tür trajediler, insanın içini acıtıyor. Öfkenin, nasıl da her şeyi yerle bir edebileceğini bir kez daha hatırlatıyor. Geride kalanlar için ise, telafisi imkansız bir acı ve sonsuz bir keder... Cinayetin ardındaki sır perdesi aralanmış olsa da, yaşananların izleri asla silinmeyecek.
