Adana'da dün akşam saatlerinde yaşananlar, insanın kanını donduran cinsten. Şehrin kalbindeki otogarda, normalde yolcu yoğunluğuyla bilinen bir noktada, ansızın patlayan silah sesleri herkesi dehşete düşürdü. Olay yerine ilk ulaşanların gördüğü manzara ise tam bir kabustu.
Genç bir kadın, soğuk betonun üzerinde cansız yatıyordu. Yanında ise elinde hâlâ tüten pompalı türeğiyle, soğukkanlılıkla bekleyen bir adam. Meğerse bu adam, yerde yatan gencin kendi öz babasıymış. İnanması güç değil mi? Ama maalesef gerçek.
Olayın hemen ardından olay yerine sevk edilen sağlık ekipleri, ağır yaralı genç kadını en yakın hastaneye yetiştirmek için seferber oldu. Ameliyathaneye alınan kadın için hayati mücadele başladı. Fakat bu trajedinin belki de en vahim kısmı bundan sonra yaşandı.
Hastane Odasında Silahlı Tehdit
Olayın faili baba, kızının peşini hastanede de bırakmadı. Ameliyattan çıkan kızının başucuna dikildi ve bu kez de hastane personelini ve güvenliği silahla tehdit ederek kızının yanında kalmak istediğini söyledi. Düşünsenize, az önce vurduğu insanın, hem de kendi evladının başucunda silah sallıyor. İnsanın aklı almıyor.
Polis ekiplerinin hızlı müdahalesi olmasaydı, belki de ikinci bir trajedi daha yaşanacaktı. Özel hareket ekipleri, hastane odasında silahlı şüpheliyi etkisiz hale getirerek gözaltına aldı. Olay yerinde yapılan incelemelerde, saldırganın kullandığı pompalı tüfek ve mermiler ele geçirildi.
"Neden?' Sorusu Cevapsız Kaldı
Olayla ilgili soruşturma derinleştirilirken, akıllarda dönen tek bir soru var: Neden? Bir baba nasıl olur da kendi evladının hayatına kıymaya kalkar? Komşuların ifadelerine göre, baba ile kızı arasında son dönemde yaşanan tartışmalar dikkat çekici. Fakat bu, yaşanan vahşeti asla açıklamaya yetmez.
Adana Emniyet Müdürlüğü, gözaltına alınan baba hakkında adli işlemlerin başlatıldığını duyurdu. 'Kasten adam öldürmeye teşebbüs' ve 'silahlı tehdit' suçlarından çıkarılacağı mahkemede, failin akıl sağlığının da kontrol edilmesi bekleniyor. Savcılık, olay yerindeki kamera kayıtlarını ve tanık ifadelerini topluyor.
Bu olay, toplum olarak kanıksadığımız şiddetin ulaştığı korkunç boyutu bir kez daha gözler önüne serdi. Aile içi şiddetin her geçen gün daha vahşi bir hal alması, hepimizin üzerine düşünmesi gereken bir mesele. Umarım bir daha böyle bir haber okumak zorunda kalmayız.
