Antalya'da yaşanan ve toplumu derinden sarsan o olay... İş insanı Bahar Aksu'nun hayatının hunharca sonlandırıldığı o karanlık günün ardından adalet nihayet tecelli etti. Yıllar süren yargılamalar, dinlenen onlarca tanık ve toplanan kanıtların ardından dava sonuçlandı.
Antalya 4. Ağır Ceza Mahkemesi, tarihi bir karara imza attı. Karar? Eski eş S.G. ile üç sanık – M.A., İ.A. ve E.Y. – için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası. Yani, bir daha asla özgürlüğü tadamayacaklar. Mahkeme heyeti, bu cezayı verirken "kasten insan öldürme" suçunun nitelikli hallerinin oluştuğunu vurguladı. Canice işlenen bir planın soğuk yüzüydü bu.
O Gece Ne Oldu?
Her şey, 11 Temmuz 2018'i 12'sine bağlayan geceydi. Antalya'nın göbeğinde, Konyaaltı ilçesine bağlı Gürsu Mahallesi'ndeki villasında Bahar Aksu, eski eşi S.G. ve diğer üç kişi tarafından acımasızca öldürüldü. Sanki bir gerilim filminden fırlamış bir sahneydi. Evet, planlıydı. Evet, acımasızdı.
Ortaya çıkan iddialar ise tüyler ürperticiydi. Fail ya da failler, kurbanı önce boğmuş, ardından da cesedini yüksek bir yerden aşağıya atarak intihar süsü vermeye çalışmıştı. Ama polis ve adli tıp, bu kurguyu yerle bir etti. İntihar değil, acımasız bir cinayetti bu.
Yargılamalar ve Son Perde
Dava süreci, inişli çıkışlı bir yolculuktu. Sanıklar, farklı zamanlarda tutuklandı, ifadeler alındı, tanıklar dinlendi. Savcı, iddianamesinde ağırlaştırılmış müebbet istemişti. Ve nihayet, duruşmaların sonunda mahkeme heyeti de bu yönde karar verdi.
Sanık avukatlarının itirazları, temyiz yolları hala açık elbette. Ancak verilen bu karar, toplumdaki "adalet yerini bulsun" talebine verilen güçlü bir yanıt oldu. Bir kadının hayatının hiçe sayılamayacağının, planlı bir cinayetin cezasız kalamayacağının kanıtı.
Antalya'da bir daha asla unutulmayacak bu dava, aynı zamanda kadına yönelik şiddetin ne denli korkunç boyutlara ulaşabildiğinin de bir göstergesi. Umarım, bu karar benzer olayların yaşanmasının önüne geçmek için bir uyarı işareti olur.
