Bursa'da yaşanan ve yürek burkan bir olayın son perdesi hastanede yazıldı. Geçtiğimiz günlerde başına isabet eden kurşunlarla ağır şekilde yaralanan bir kişi, kaldırıldığı sağlık kuruluşunda tüm çabalara rağmen hayata tutunamadı.
Olay, kent sakinlerini derinden sarsarken, aslında şiddetin toplumumuzdaki yıkıcı etkisini bir kez daha gözler önüne serdi. Silahın soğuk metalinin bir anda hayatları nasıl kararttığını anlamak gerçekten zor.
Düşünsenize, bir anda her şey bitiveriyor. Hastaneye yetiştirilirken umutlar tükenmiş miydi acaba? Ailesi o son dakikalarda neler hissetti? Bunları düşünmek bile insanın içini acıtıyor.
Müdahaleler Sonuç Vermedi
Yaralı olarak getirildiği hastanede doktorların yaptığı tüm müdahaleler -yoğun bakım, ameliyat, ne bileyim her türlü tıbbi çaba- maalesef sonuçsuz kaldı. Sağlık çalışanları ellerinden geleni yaptılar, kimse 'keşke' demesin, ama bazen tıp bile sınırlarına dayanıyor.
Şu an için -en azından benim bildiğim kadarıyla- saldırganın ya da saldırganların kim olduğu tam olarak belirlenememiş durumda. Polis inceleme yapıyor tabii, delil topluyor, görgü tanıklarıyla konuşuyor. Belki de en zor kısmı, bu tür olaylarda faillerin bulunması.
Toplumsal Bir Yara
Bu tür haberleri duydukça insan ister istemez düşünüyor: Acaba nereye gidiyoruz? Silahlar neden bu kadar kolay ele geçiyor? Şiddet neden ilk çözüm yolu haline geldi?
Bursa'da yaşanan bu acı olay, aslında sadece bir ailenin trajedisi değil. Tüm toplumun kanayan yarası. Umarım bir gün bu tür haberleri okumak zorunda kalmayız. Ama o gün ne zaman gelecek?
Soruşturma devam ediyor. Yetkililerden alınan bilgiye göre -en azından kamuoyuna yansıyan kısmı- olayla ilgili araştırmalar tüm hızıyla sürüyor. Yakınlarına sabır diliyorum, gerçekten çok zor bir durum.
