
Antalya'da yaşanan ve yürekleri burkan bir olay, aile içi şiddetin ne denli korkunç boyutlara ulaşabildiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Murat Y., boşanma sürecinde olduğu eşi Gülşah Y.'yi adeta bir cani edasıyla hayattan koparıp aldı. Öyle ki, mahkeme salonunda yaptığı savunma, orada bulunan herkeste derin bir şok etkisi yarattı.
Olay, geçtiğimiz günlerde Antalya 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada yeniden gündeme geldi. Savcı, sanık Murat Y. için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etti. Peki ama sanık, bu vahşeti nasıl savunuyordu? Cevap, insanın kanını donduran cinstendi.
"Aldatıldığımı Hissettim" İddiası
Murat Y., mahkeme heyetine yönelttiği sözlerle adeta savunma değil, bir itirafname sunarcasına konuştu. "Aldatıldığımı hissettim" iddiasını öne sürerek, bu hissin kendisinde nasıl bir öfke fırtınası yarattığını anlatmaya çalıştı. Ancak şunu unuttu galiba: Hissedilen bir duygu, bir insanın hayatına son vermek için asla ve asla bir gerekçe olamaz.
O geceyi anlatırken bile soğukkanlılığını koruyor gibiydi. Sanki sıradan bir günden bahsediyordu. Eşi Gülşah Hanım'ı "tartışma sırasında" bıçakladığını itiraf etti. Tartışma? Bu kelime, yaşanan trajedinin boyutunu hafifletmeye yetmez elbette.
Savunma Değil, İtiraf: "Bıçakla Saldırdım"
İşin en çarpıcı yanı, sanığın yaptığı eylemi olduğu gibi anlatmasıydı. "Bıçakla saldırdım" ifadesini kullanırken dahi ses tonundaki o sakinlik, dinleyenleri dehşete düşürdü. Canice işlenen bir cinayeti, neredeyse günlük bir olaymış gibi aktarmaya çalışması, vicdanları derinden yaraladı.
Mahkeme salonundaki herkes donup kalmıştı. Bir insan, nasıl olur da bir başka insanın hayatını bu kadar kolay sonlandırabilir? Üstelik de hayatını birleştirdiği, en yakınındaki kişiyi... Sorular, sorular... Cevaplar ise hep eksik kalıyor.
Gülşah Hanım'ın ailesi için ise duruşma, acılarını yeniden tazeledi. Onlar, bir daha asla geri getiremeyecekleri bir evlat, bir kardeş kaybetmenin tarifsiz hüznü içindeler. Adalet, onlar için şu an en büyük teselli umudu.
Sonuç Ne Olacak?
Duruşma, ertelendi. Bir sonraki celsede kararın açıklanması bekleniyor. Toplum olarak hepimizin merak ettiği soru şu: Adalet, bu vahşete nasıl bir cevap verecek? Sanığın o soğuk savunması, hâkimler üzerinde nasıl bir etki bırakacak?
Bu olay, maalesef toplumumuzdaki aile içi şiddet ve kadına yönelik şiddet sorununun sadece görünen yüzü. Umarız ki, verilecek ceza, benzer acıların yaşanmasını engellemek adına caydırıcı bir rol oynar. Gülşah Hanım'ın ardından, bir daha böyle haberler okumak zorunda kalmayız.