
İstanbul'un kalbinde, Şişli'de dün akşam saatlerinde yaşananlar, adeta bir kabusa dönüştü. Bir adam, uzun süredir kendisinden haber alamadığı kardeşinin kapısını çaldı, çaldı, ama içeriden ses çıkmayınca için için endişelenmeye başladı. Zaten içinde bir his, bir sıkıntı vardı—insan bazen bunları hissediyor işte.
Ne yapacağını şaşıran adam, en sonunda bir çilingir çağırmaya karar verdi. Kapı açıldığı anda ise karşılaştığı manzara, hayatının en kötü anlarından biri olacaktı. Evin içinde, maalesef kardeşi hayatını kaybetmişti. O anki şoku, o dehşeti düşünsenize?
Olay yerine kısa sürede polis ekipleri ve sağlık görevlileri sevk edildi. İncelemeler yapılırken, sokağa bir anda hüzün ve tedirginlik havası çöktü. Komşular, olup biteni anlamaya çalışırken, bir yandan da derin bir şaşkınlık içindeydiler. Kimse böyle bir şey beklemiyordu, nasıl bekleyebilirdi ki zaten?
Şu an soruşturma devam ediyor. Savcılık talimatı doğrultusunda adli tıp ve crime scene investigators (olay yeri inceleme ekipleri) detaylı çalışmalarını sürdürüyor. Ölüm nedeninin kesin olarak belirlenmesi için otopsi yapılması bekleniyor. Aslında her şey, o kapının arkasında ne olduğunu anlamak için.
Bu tür olaylar, insanın içini acıtıyor. Bir aile felaketi, bir kardeşin yitirilişi... Şişli'deki bu eski apartmanlardan birinde yaşanan bu trajedi, hepimizi derinden sarstı. Acılı aileye sabır, merhuma da rahmet diliyoruz. Geriye kalan tek şey, belki de cevaplanmayı bekleyen onlarca soru.