Adana'da yaşanan ve tüyleri diken diken eden bir olayın perde arkası, sokaklardaki güvenlik kameralarının kaydettiği o anlarla aydınlandı. Öyle ki, bu görüntüler olmasaydı belki de gerçekler asla gün yüzüne çıkmayacaktı.
Her şey, 25 yaşındaki gencin ortadan kaybolmasıyla başladı. Ailesi sonunda endişelenip yetkililere başvurduğunda, aslında çok geç kalınmıştı bile. Ama teknoloji -ya da belki de şans- adaletin yanındaydı.
Kamera Lenslerine Takılan Korkunç An
Olay yerine yakın bir iş yerinin güvenlik kamerası, her şeyi apaçık kaydetmişti. Görüntülerde, kurbanın zorla bir araca bindirildiği net bir şekilde görülüyordu. İnsanın içini acıtan bu sahneler, soruşturmanın seyrini tamamen değiştirdi.
Emniyet yetkilileri, bu kayıtlar sayesinde olayı 'kaçırma' olarak sınıflandırıp operasyonel çalışmalarına hız kattı. Kayıp şahsın bulunması için yapılan çalışmalar, maalesef bir cinayet soruşturmasına dönüştü.
Adliye Koridorlarında Yankılanan Gerçek
Yakalanan şüpheliler çıkarıldıkları mahkemede, o görüntülerle yüzleştirildi. Savcılık iddianamesinde, kamera kayıtlarının delil olarak sunulduğu ve sanıkların kaçırma eylemini gerçekleştirdiklerinin bu sayede kanıtlandığı belirtildi.
Mahkeme, eldeki somut deliller ışığında iki sanığı 'kasten öldürme' suçundan tutuklarken, bir diğer sanık hakkında ise adli kontrol kararı verdi. Karar, olayla ilgili soru işaretlerini bir nebze olsun giderdi.
Olayın en trajik yanı ise, kayıp şahsın cansız bedenine ulaşılmış olmasıydı. Yaşamını yitiren gencin ailesi, adalet arayışında bu görüntülerin can simidi olduğunu ifade etti. Kameralar bazen sadece kaydetmekle kalmaz, gerçeğin sesi de olur.
