Konya'da akşam saatlerine doğru, sıradan bir günü bir anda kabusa çeviren olay, mahalle sakinlerini derinden sarstı. Selçuklu ilçesine bağlı bir sitenin sakinleri, komşularından gelen anormal sesler üzerine durumu hemen kolluk kuvvetlerine bildirdi. İhbarı değerlendiren polis ekipleri, hızla olay yerine intikal etti.
Ekipler, eve yaptıkları zorla girişte içerideki manzara karşısında adeta donakaldı. Genç bir anne, 4 yaşındaki minik yavrusunu öldürmüştü. Yapılan ilk incelemeler, küçük çocuğun annesi tarafından bir bıçak darbesiyle vahşice katledildiğini gözler önüne serdi. O anları düşünmek bile insanın tüylerini diken diken ediyor, değil mi?
Olay yerinde yapılan ilk sorgulamalarda, anne N.E.'nin ifadeleri tutarsızdı ve yaşadığı psikolojik bunalımın derin izlerini taşıyordu. Sanki o anki kişisi değildi. Çevresindekilerden alınan bilgilere göre, son dönemlerde ağır bir psikolojik sıkıntı içerisinde olduğu ve yardım almadığı anlaşılıyordu. İşte o an, her şey için çok geç olmuştu.
Gözaltı ve Adli Süreç
Polisin derhal gözaltına aldığı anne, emniyet müdürlüğündeki işlemlerinin ardından savcılık karşısına çıkarıldı. N.E., çıkarıldığı mahkemece tutuklanmak istendi. Mahkeme, 'kasten öldürme' suçundan yürütülecek soruşturma kapsamında, sanığın tutuklanmasına hükmetti. Bir anne nasıl olur da böyle bir vahşete imza atar? Bu soru, herkesin zihninde cevap bulmayı bekliyor.
Küçük bedeni otopsi işlemleri için Adli Tıp Kurumu'na gönderilen minik çocuğun cenazesi, ailenin acılı bakışları altında son yolculuğuna uğurlandı. Mahalle, o minik yavrunun kaybının verdiği tarifsiz hüznü yaşıyor. Komşular, olay anını 'anlatılmaz bir korku filmi sahnesi' diyerek tarif ediyor. İnsan, böyle şeylerin yaşandığına inanmakta zorlanıyor.
Bu tür trajediler, toplum olarak ruh sağlığı sorunlarına ne kadar da kayıtsız kaldığımızı bir kez daha hatırlattı. Uzmanlar, benzeri durumlarda erken müdahalenin ve psikolojik destek mekanizmalarının hayati önem taşıdığının altını çiziyor. Keşke bu uyarılar, bir trajedi yaşanmadan dikkate alınsa...
