
İstanbul'da yaşanan olay adeta bir gerilim filminden fırlamış gibi. Sıradan bir arkadaşlık, inanılmaz bir vahşete dönüşmüş. Öyle ki, insanın aklı almıyor doğrusu.
Olayın merkezinde iki isim var: Murat A. ve Mustafa K. İkisi de mühendis. Aynı evi paylaşıyorlar, aynı hayalleri kuruyorlar - ta ki o korkunç güne kadar.
Buzdolabındaki Korkunç Sır
Her şey 14 Temmuz'da başlıyor. Murat A., Mustafa K.'yı öldürüyor. Peki ya sonra? İnanması güç ama cesedi... buzdolabına koyuyor. Evet, yanlış duymadınız. Günlerce orada saklıyor.
Bu sırada da asıl planını uygulamaya koyuluyor. Kurbanın banka hesaplarına el koyuyor. Kredi çekiyor, paraları transfer ediyor. Adeta bir hayalet gibi hareket ediyor.
Kayıp Şikayeti ve Korkunç Keşif
Aileler Mustafa'nın kaybolduğunu fark edip şikayette bulunuyor. Polis soruşturma başlatıyor. Murat A. ifade veriyor ama hikayesi tutarsız. "Mustafa İzmir'e gitti" diyor ama kimse inanmıyor.
Polis eve girme kararı alıyor. İşte o an her şey ortaya çıkıyor. Buzdolabını açıyorlar ve... Mustafa'nın cesediyle karşılaşıyorlar. Görgü tanıkları o anı anlatmaktan bile korkuyor.
Para İçin İşlenen Dehşet
Olayın finansal boyutu da en az cinayet kadar şok edici. Zanlı, kurbanın hesaplarından tam 170 bin lira çekmiş. Üstelik kredi bile başvurusunda bulunmuş.
Savcılık iddianamesi hazır. Murat A. için "kasten öldürme" ve "nitelikli dolandırıcılık" suçlamaları var. Ömür boyu hapis istemiyle yargılanacak.
İstanbul Adliyesi'nde devam eden duruşmalar tüm hızıyla sürüyor. Aile adalet arıyor. "Oğlumuzun katili en ağır şekilde cezalandırılsın" diyorlar.
Bu olay insanın en yakınındakine bile güvenemeyeceğini gösterdi. Para uğruna işlenen bu vahşet, toplum olarak hepimizi derinden yaraladı. Umarız adalet en kısa sürede tecelli eder.