
Antalya’da siyaset sahnesinin en bilinen isimlerinden birinin ailesi, bugünlerde hiç de kolay olmayan bir sınav veriyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in oğlu Mustafa Gökhan Böcek, hakkındaki birtakım iddiaların gölgesinde adliyeye sevk edildi. İşte o sürecin dışarıdan görünmeyen, perde arkası diyebileceğimiz ayrıntıları.
Olay, aslında bir ihbar ile başladı. Sosyal medyada dolaşan, kaynağı belirsiz iddialar… Sonrasında ise savcılık harekete geçti. Mustafa Gökhan Böcek, savcılık çağrısı üzerine, hiç vakit kaybetmeden, kendi isteğiyle adliyeye giderek ifadesini verdi. Yani, ‘gözaltı’ veya ‘zorla getirilme’ gibi bir durum kesinlikle söz konusu olmadı. Kendi rızasıyla, hukuka tam bir güven içinde gitti.
Peki neydi bu iddialar? Ortada dönen söylentiler, oldukça ciddi suçlamalar içeriyordu. ‘Özel hayatın gizliliğini ihlal’ ve ‘hakaret’… Savcılık, bu iddiaları soruşturmaya değer bulmuştu. Mustafa Gökhan Böcek ise savcılık karşısına geçti ve tüm bu suçlamaları net bir şekilde reddetti. ‘Benimle uzaktan yakından bir alakası yok’ dedi, adeta. İddiaların tamamen asılsız olduğunu, kendisine iftira atıldığını belirtti.
O, ifadesini verdikten sonra savcılık, onu serbest bıraktı. Evet, yanlış duymadınız. Herhangi bir tutuklama veya adli kontrol gibi bir tedbir uygulanmadı. Zaten hukuk sistemimiz, ‘suçsuzluk karinesi’ üzerine kurulu. Delil yoksa, somut bir şey yoksa, kişi özgür. Şimdi, savcılık o ifadeyi ve varsa diğer delilleri değerlendirecek. Sonuca göre, ya bir iddianame hazırlayıp dava açacak ya da takipsizlik kararı verecek. Yani top şimdi savcılıkta.
Bu olay, sadece bir ailenin değil, aslında Antalya’nın da gündemine oturmuş durumda. Özellikle sosyal medyada, henüz hiçbir şey kanıtlanmamışken, insanlar hüküm vermeye çoktan hazır. Ama unutmayalım, hukuk dediğimiz şey, duygularla veya linç kültürüyle değil, delillerle işler. Her iddia, gerçek olmak zorunda değil. Hele ki kaynağı belli olmayan, sosyal medya dedikoduları… Mustafa Gökhan Böcek de hakkındaki bu iddiaları ‘iftira’ olarak nitelendiriyor ve hukuki yollardan hakkını arayacağını söylüyor.
Sonuç olarak, ortada henüz ispatlanmamış iddialar ve bunları şiddetle reddeden bir isim var. Hukuk, gerekeni yapacak, emin olabilirsiniz. Gerçekler er ya da geç ortaya çıkar. Bizlere düşen ise, sabırla beklemek ve adaletin tecelli edeceğine olan inancımızı kaybetmemek.