İstanbul'da yargı çevrelerini ayağa kaldıran bir gelişme yaşandı. Adeta bir yıldırım gibi düşen tahliye kararına, savcılık tarafından gecikmeksizin itiraz edildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, duruma oldubittiye getirilmesine izin vermeyecekmiş gibi görünüyor.
Peki ne oldu da savcılık bu kadar sert bir çıkış yapma ihtiyacı hissetti? İş insanı Sezgin Kösler hakkında, 'ceza muhakemesini etkileme' suçlamasıyla yürütülen soruşturma kapsamında verilen tutukluluk hali, nihayetinde tahliye kararıyla sonuçlanmıştı. Fakat savcılık, bu kararı kabullenmek bir yana, adeta hukuk savaşını ilan etti.
Savcılığın Gerekçesi Net ve Sert
İtiraz dilekçesinde, Kösler'in suç işleme potansiyelinin yüksek olduğu vurgulandı. Savcılık, delillerin karartılması ve tanıklar üzerinde baskı oluşturulması ihtimalini öne sürerek, tahliyenin yargılama sürecini baltalayabileceği uyarısında bulundu. Oldukça teknik ve hukuki bir dil kullanılarak, tahliye kararının usulsüz olduğu iddia edildi.
Davanın seyri değişebilir mi? Savcılık, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'ne yaptığı itirazla, tahliye kararının bozulmasını talep ediyor. Bu, hukuki anlamda oldukça kritik bir hamle. Eğer itiraz kabul görürse, Kösler yeniden tutuklanma yoluna gidebilir.
Olayın bir diğer boyutu ise toplumda oluşan algı. Kamuoyu, özellikle de yargı bağımsızlığı konusunda oldukça hassas. Savcılığın bu çıkışı, 'adalet terazisinin düzgün işlediğine' dair bir mesaj olarak da yorumlanıyor. Tabii, son sözü her zaman mahkemeler söylüyor.
Şimdi gözler, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'ne çevrildi. Savcılığın itirazını değerlendirecek olan mahkeme heyeti, önümüzdeki günlerde çok önemli bir karara imza atacak. Hukuk dünyası, bu kararı merakla bekliyor. Son dakika gelişmeleri için bizi takipte kalın.
