
Güneşin ilk ışıklarının yeryüzüne düştüğü saatlerde, sıradan bir sulama kanalı, tüyleri diken diken eden bir manzaraya sahne oldu. Suyun dingin akışını bozan, soğuk bir gerçek: bir erkek cesedi.
Olay yerine ilk ulaşanlar, gözlerine inanamadı. Belki de bir balık sürüsü sandılar önce, ta ki o korkunç detayları fark edene kadar. Cesedin üzerindeki giysiler, suyun acımasız oyununa yenik düşmüş, dağılmıştı. Kimdi bu adam? Nasıl gelmişti bu kanala? Sorular havada asılı kaldı.
Yetkililerden Flaş Açıklama
Olay yerine çağrılan savcı ve adli tıp ekipleri, cesedi incelerken yüzlerindeki ifade her şeyi anlatıyordu. "Ölümün üzerinden en az 48 saat geçmiş" diye mırıldandı biri. Diğeri, "Zorla suya atılmış olabilir" diye ekledi. Kesin konuşmak için erken elbette, ama havada dolaşan o ağır his, kimsenin dile getirmek istemediği bir ihtimali fısıldıyordu: cinayet.
Kimlik Araştırması Sürüyor
Cesedin kimliğini tespit etmek için parmak izi ve DNA incelemesi yapılacağı öğrenildi. Ailesinden birinin kayıp başvurusu var mı diye bakılıyor şu an. Belki de uzaklarda, bir evde, telefonun çalmasını bekleyen birileri vardır. Kim bilir?
Bölge sakinleri ise olayı konuşuyor. "Burada böyle şeyler olmazdı" diyenler, "Son zamanlarda garip tipler görüyorum" diye ekleyenler... Korku ve merak, birbirine karışmış durumda.
Soruşturma derinleştikçe, bu kanalın sularına karışan sır perdesi de aralanacak gibi görünüyor. Gerçek ortaya çıkana kadar, bu sulama kanalı, artık sadece suyun değil, karanlık bir hikayenin de aktığı yer olarak hatırlanacak.