İstanbul'un Büyükçekmece ilçesinde bulunan bir adliyede, adli emanet kasasında saklanan değerli eşyaların çalınmasıyla ilgili yeni ve çarpıcı görüntüler ortaya çıktı. 25 kilogram altın ve 50 kilogram gümüşün kaybolduğu soygunla ilgili kamera kayıtları, olayın nasıl gerçekleştiğine dair önemli ipuçları veriyor.
Adliye Emanetinde Büyük Kayıp
Olay, Büyükçekmece Adliyesi bünyesindeki adli emanet bürosunda meydana geldi. Süreç, emanet bürosunda hizmetli memur olarak görev yapan Erdal Timurtaş'ın uzun süredir işe gelmemesi üzerine başladı. Bu durumun şüphe uyandırması sonucu, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı harekete geçti.
Savcılık talimatıyla, anahtarları emanet memuru Kemal D.'de bulunan kasalar açıldığında şok edici bir manzarayla karşılaşıldı. Kasaların tamamen boş olduğu tespit edildi. Yapılan ilk incelemeler, içeriden yaklaşık 75 kilogram değerli madenin çalındığını gösterdi. Bu miktar, 25 kilogram altın ve 50 kilogram gümüşten oluşuyordu.
Şüphelilerden Biri Yurtdışına Kaçtı
Savcılık, olayın boyutunu anladıktan hemen sonra emniyet ekipleriyle irtibata geçti. İki şüpheli, Erdal Timurtaş ve Kemal D. hakkında gözaltı talimatı verildi. Ancak yapılan araştırmada, Timurtaş'ın ailesiyle birlikte 19 Kasım 2025 tarihinde, saat 08.22'de Sabiha Gökçen Havalimanı'ndan İngiltere'ye uçtuğu belirlendi.
Diğer şüpheli Kemal D. ise gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından, Büyükçekmece Adliyesi'ne sevk edildi. Soruşturma kapsamında kendisine yöneltilen suçlamaları netleştirmek için adli makamlara ifade verecek.
Soygun Anı Görüntülere Yansıdı
Olayla ilgili en flaş gelişme ise A Haber tarafından paylaşılan görüntüler oldu. İlk kez yayınlanan bu kayıtlarda, şüpheli Erdal Timurtaş'ın adliye binasından çıkış yaparken, çalıntı olduğu iddia edilen altın ve gümüşleri taşıdığı görülüyor. Görüntüler, soruşturmanın seyrini değiştirebilecek somut deliller olarak değerlendiriliyor.
Yetkililer, hem yurtdışına kaçan şüpheliyi geri getirmek hem de olayın tüm ayrıntılarını aydınlatmak için çalışmalarını sürdürüyor. Büyükçekmece Adliyesi'nde yaşanan bu büyük soygun, adli emanet güvenliği konusunu bir kez daha gündeme getirdi.