O gün her şey normal başlamıştı. Muğla'nın Ula ilçesinde yaşayan 16 yaşındaki İbrahim Yıldız, hayatının baharında bir genç olarak olağan bir gün geçiriyordu. Ta ki akşam saatlerine kadar...
İşte o an her şey bir anda değişiverdi. İbrahim'in dengesini kaybederek dereye düştüğü an, belki de hayatının en korkunç saniyeleriydi. Ve o andan sonra -sanki zaman durmuştu- sular onu alıp götürdü.
Zamanla Yarış Başladı
Olay yerine ulaşan ekipler hiç vakit kaybetmedi. AFAD, jandarma, itfaiye -hepsi seferber oldu. Gece mi, gündüz mü fark etmiyordu artık. Onlar için önemli olan tek bir şey vardı: İbrahim'i bulmak.
Ne kadar zor olursa olsun, pes etmek kelimesi onların sözlüğünde yok. Bu işin ehli insanlar, dere boyunca her santimi adeta tarıyor. Suyun soğuk yüzüne rağmen, umutlar hala sıcacık.
Aile İçin Dayanılması Güç Anlar
İbrahim'in ailesi ise -anlatması gerçekten zor- bu bekleyişin ne denli yıpratıcı olduğunu yaşıyor. Bir evlat kaybetme korkusunun ne demek olduğunu kelimelerle anlatmak mümkün değil. Onlar şu an her anne babanın en büyük kabusunu yaşıyor.
Komşular, akrabalar, arkadaşlar... Hepsi orada, bekliyor. Belki de en zoru bu bekleyiş. Çaresizce, ama yine de umutla.
Dere Değil, Adeta Canavar
Bölge sakinleri anlatıyor: "Bu dere normalde sakin akar" diyorlar. Ama son günlerdeki yağışlar onu tanınmaz hale getirmiş. "Sanki bir canavar gibi köpürüyor" diye ekliyor bir başkası.
Doğa bazen böyle işte. Bir anda masum görünen bir dere, ölüm saçan bir canavara dönüşüveriyor. Ve insanoğlu onun karşısında ne kadar aciz kalıyor.
Yetkililer vatandaşları uyarıyor: "Lütfen dere kenarlarına yaklaşmayın" diye. Ama bu uyarılar maalesef her zaman yeterli olmuyor. Ta ki böyle acı olaylar yaşanana kadar.
Çalışmalar Tüm Hızıyla Devam Ediyor
Şu anda ekipler dere boyunca karadan ve havadan aramalarını sürdürüyor. Her an, her saniye önemli. Çünkü biliyorlar ki İbrahim'in hayatta kalma şansı zamanla yarışıyor.
Bölgeye gelen drone'lar, özel ekipmanlar -her şey seferber edilmiş durumda. Tek bir amaç için: Bir gencin hayatını kurtarmak. Ya da en azından ailesine bir cevap verebilmek.
Bu tür olaylar bize şunu hatırlatıyor: Hayat ne kadar kırılgan aslında. Bir anlık dikkatsizlik, bir saniyelik dalgınlık -ve her şey alt üst olabiliyor.
Arama çalışmaları -inanın- tüm hızıyla devam ediyor. Ve herkesin tek bir dileği var: İbrahim'in sağ salim bulunması. Çünkü umut, en son tükenendir.