Siirt'te yaşanan ve tüyleri diken diken eden bir kayıp vakası herkesi derinden sarsıyor. Genç adam, tam on yedi gün önce evinden çıktı ve bir daha dönmedi. Sanki yer yarılmış da içine girmiş gibiydi.
Ailesi o günden beri deliye dönmüş durumda. Her yeri arıyorlar, kapı kapı dolaşıyorlar, en ufak bir iz için umutlanıyorlar. Ama ne var ki? Hiçbir şey. Tam anlamıyla sır oldu.
Ailenin Çığlığı Duyulmuyor
Ortada korkunç bir sessizlik var. Aile fertleri gözyaşları içinde - her gün aynı kabusu yaşıyorlar. "Nerede?" diye soruyorlar, "Nasıl oldu?" diye haykırıyorlar. Cevap yok. Sadece boşluk.
Komşular da şaşkın. "Normal bir gündü," diyorlar, "hiçbir tuhaflık yoktu." Peki ya sonra? İşte o karanlık perde hiç aralanmıyor.
Yetkililer Ne Yapıyor?
Polis tüm birimleriyle seferber olmuş durumda. Aramalar yoğun şekilde sürüyor ama - ne yazık ki - sonuç hala sıfır. Her yol denendi, her ihtimal değerlendirildi. Ama genç adam gerçekten buharlaşmış gibi.
Bu tür vakalarda zamanın ne kadar kritik olduğunu hepimiz biliyoruz. Her geçen saat, umutları biraz daha tüketiyor. Ailenin yüreği her saniye daha fazla acıyor.
Belki de en acı tarafı bu belirsizlik. Bilmemek, öğrenememek, sadece beklemek... İnsanın içini kemirip duran o korkunç his.
Siirt halkı da bu esrarengiz olay karşısında tedirgin. Sokaklarda fısıltılar dolaşıyor, herkes aynı soruyu soruyor: "Nerede bu çocuk?" Cevabı bilen yok.
