İzmir'de dün akşamüstü başlayan ve gece boyunca devam eden şiddetli yağışlar, kentte tam anlamıyla bir kabusa dönüştü. Öyle ki, sokaklar aniden derin nehirlere, caddeler ise azgın çaylara dönüştü adeta. Suyun gücü o kadar büyüktü ki, önüne çıkan her şeyi sürükledi, götürdü.
Bu korkunç tablonun ortasında, en acı haber sabah saatlerinde geldi. Sel sularına kapılarak kaybolan Bulent Kaptanoğlu'nun cansız bedenine ulaşıldı. Arama kurtarma ekipleri, gece boyunca sürdürdükleri yoğun çalışmaların sonucunda Kaptanoğlu'na ulaşmayı başardılar - ne yazık ki bu buluşma, ailesi ve sevenleri için en kötü haberi getirdi.
Gece Boyunca Süren Umutlu Bekleyiş Acıyla Sonuçlandı
Bulent Kaptanoğlu'nun kaybolduğu andan itibaren başlayan arama çalışmaları, gece karanlığına ve zorlu hava koşullarına rağmen aralıksız sürdü. İtfaiye ekipleri, AFAD görevlileri ve gönüllüler, adeta zamanla yarıştılar. Her dakikanın çok değerli olduğu bu tür durumlarda, umut hiç kaybedilmiyor aslında - ta ki en acı gerçekle yüzleşene kadar.
Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte arama çalışmalarına hız verildi. Ve sonra o an geldi... Ekipler, Kaptanoğlu'nun cansız bedenini buldu. İnsan, böyle anlarda ne söyleyeceğini şaşırıyor doğrusu. Kelimeler kifayetsiz kalıyor, taziyeler ise acıyı dindirmekten çok uzak.
Şehrin Yüreğine Düşen Acı
İzmir, bir kez daha doğanın gücü karşısında çaresiz kaldı. Aslında bu tür felaketler bize şunu hatırlatıyor: ne kadar gelişirsek gelişelim, doğa her zaman son sözü söylüyor. Kentin dört bir yanında sel suları altında kalan araçlar, su basan iş yerleri ve evler... İnsanların yıllar içinde emek vererek oluşturdukları hayatlar, birkaç saat içinde yerle bir oldu.
Bulent Kaptanoğlu'nun ailesi ve sevenleri için ise hayat artık eskisi gibi olmayacak. Böyle anlarda, kaybın büyüklüğünü anlatacak kelimeler bulmak gerçekten zor. Belki de susmak, sadece yanlarında olduğumuzu hissettirmek en doğrusu.
Uzmanlar Uyarıyor: İklim Değişikliği Kapımızda
Meteoroloji uzmanları, son yıllarda artan bu tür ani ve şiddetli yağışların iklim değişikliğinin bir sonucu olduğunu belirtiyor. Öyle görünüyor ki, bundan sonra daha sık karşılaşacağız bu tür doğa olaylarıyla. Peki hazır mıyız? Maalesef hayır. Altyapı yatırımları, erken uyarı sistemleri ve toplum bilinci konusunda daha alınacak çok yol var.
Bugün İzmir'de yaşananlar, aslında tüm Türkiye için bir uyarı niteliğinde. Doğa, bize mesajını net bir şekilde veriyor: 'Hazır olun, çünkü bu tür olaylar artık normalleşiyor.' Ve biz bu mesajı ciddiye almak zorundayız.
Bulent Kaptanoğlu'na Allah'tan rahmet, ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyoruz. Mekanı cennet olsun.